Erkut Can O kefeden bizi çıkarın
HABERİ PAYLAŞ

O kefeden bizi çıkarın

Haberin Devamı

İyi pazarlar sevgili POSTA okurları. Tabii hemen arkasından da ‘İnşallah’ demem lazım. Çünkü, evet/hayır’ın derdine düştü, düşürüldü koca ülke. Ayrıştırıldı. Sen-ben kavgası söz olmaktan çıktı, aletler devreye girdi. Daha önümüzde 15 gün var. Bakalım nereye kadar gidecek.

Biz kendi iç çekişmemizle uğraşırken Batı da fırsattan istifade, bizimle uğraşmaya, aşağılamaya başladı. ‘Türk’ün, Türk’ten başka dostu yoktur’ demişiz. Bugün, daha iyi anlıyoruz ki, doğru da söylemişiz. Geçen hafta günlerimiz öylesine hareketliydi ki, kısa kısa geçeyim bari.

★★ ★

Trump’la başlayıp, İngiltere ile devam eden elektronik yasakta konduğumuz kefede, çevremize bakın. Müslüman terörist üreten ülkelerle dolu. ABD ve İngiltere’den sonra bakalım sıraya hangi ülkeler girecek.

Hollanda’yı biliyoruz ama bu arada, Norveç’in, Bulgaristan’ın, Avusturya’nın da ayranı kabardı. Barzani de fırsattan istifade Kerkük’e bayrağını dikiverdi.

★★ ★

Suriye’de de iyot gibi açığa çıktık. ABD’ye ‘Rakka operasyonunu beraber yapalım’ diyoruz oralı bile olmuyor. Üstelik, terör örgütünden teröre fayda umarak, PYD ile işbirliği yapıp eğitmekle kalmayıp, silah ve zırhlılarla donatıyor.

Rusya, Afrin’de işbirliğine yanaşmıyor. Olmazsa olmazımız, kırmızı çizgimizi filan umursamayıp, PYD ile ortak hareket ediyor. Nevruz kutlamalarında, kollarına PYD arması takacak kadar.

Yani Fırat Kalkanı’nda kalkanlar bize çevrilmiş durumda.

★★ ★

“Maskeyle karşımıza çıkanlara, artık haydut muamelesi yapacağız” dedi Cumhurbaşkanı Erdoğan Avrupa’ya. Peki maskeye filan ihtiyaç duymadan, karşımızda durduklarını icraatlarıyla gösterenlere ne yapacağız?

Devlet sorumlularımızın söyledikleri doğru. Almanya, Hollanda gibi politik karaktersizliğine bir yenisini ekledi ve PKK’nın Nevruz kisvesi altında, Frankfurt’ta şov yapmasını sadece seyretti.

Yarın da çıkıp resmi ağızlardan evet/hayır’da müdahil olurlarsa hiç şaşırmam.

★★ ★

Geçen haftanın benim için en önemli olayı Genelkurmay’ın hazırlattığı 3 afişte, adını zikretmeyerek, resmini koymayarak, Mustafa Kemal’i Çanakkale’ye götürmemesiydi. Sonradan zevahiri kurtarmaya çalıştılar ama yetmedi. Sanki, Mustafa Kemal 92 yıl önce Çanakkale’ye pikniğe gitmişti.

★★ ★

Son olarak. Egemen Bağış adlı müstafi bakan, ne dedi biliyor musunuz? “İç savaş yaşanmaması için evet demeliyiz.” Yapma be. Koşturup duruyorsun ama, bu kadar da değil. Zırvaladın. Nokta.

N'APCAZ

Bahçeli, “Türkiye’de diktatörlük olmaz. Çünkü diktatör, Türkçe değil” dedi ya. Ne güzel. O zaman, Türkiye’de Devlet Bahçeli de olmaz. Türkçe değil. Devlet Arapça, bahçe Farsça. Peki, n’apcaz şimdi?

İkna olmadım

Öyle bir dönemdeyiz ki; kimse kimseyi ikna edemiyor. FETÖ olayında, gönderilen binlerce dosya, Amerika’yı ikna etmiyor. Merkel’in söylediklerinden Türkiye ikna olmuyor. Sığınma isteyen 5 kişi için iddialarımız Norveç’i ikna etmiyor.

Rusya’nın ‘Afrin’de üs kurmuyoruz’ demesinden Türkiye ikna olmuyor. Şahsileştirerek istediğiniz kadar uzatabilirsiniz. Olmuyor da olmuyor. Bir iknacıbaşı lazım ama, nerdeee.

Zor zenaat

Türkiye’yi güldüren adamlar, nereden aklıma geldiyse, dikkatimi çekti. Yani, Ata Demirer, Şahan Gökbakar, Cem Yılmaz, Şafak Sezer, Eser Yenenler, İbrahim Büyükak filan. Mutlaka daha vardır. Merakım ise şu.

Komedyen olmak için kaç kilo gerekiyor acaba. Çünkü, hiçbiri hani o fit denilen erkeklerden değil. Bir dirhem et, bin ayıp örter derler ya, ona eklemek lazım. Üstüne koyacağınız her 10 kilo, sizi ünlü bir komedyen yapar. İstisnaları ayırarak tabii.

CIZZZ

“Bana diktatör dedikleri sürece, ben de onlara Nazi, faşist diyeceğim.” Recep Tayyip Erdoğan

Sıradaki haber yükleniyor...
holder