Abartmayın

Fenerbahçe, deplasmanda Steaua Bükreş’i yendi diye abartacak değilim. Belki bunu abartacak olanlar vardır, (Daum’un maç sonu konuşmalarını dinlemeden yazıyorum) ama Fenerbahçe zaten olması gerekeni yapıyor. Bakmayın siz Daum’un Twente, Steaua Bükreş hatta ve hatta Sheriff için söylediği övgü dolu sözlere. Fenerbahçe diğer rakiplerine oranla kalitesiyle bu gruptan elini kolunu sallayarak çıkmalı.

Şu anda 6 puanla grubun zirvesinde. Aslında 9 puanla zirvede olmalıydı. Çünkü önceki sezon Avrupa’nın en iyi 8 takımı arasına kalan Fener’in hedefi UEFA Avrupa Ligi’nde final olmalı. Twente’yi, Steaua Bükreş’i, Sheriff’i gözünde büyütüp bu takımlar karşısında alınan galibiyetleri övenler daha sonraki turlarda karşılarına muhtemelen çıkacak Roma, Valencia, Villarreal, Everton, Ajax ve Werder Bremen gibi takımlar için ne diyecek?

Neyse, gelelim dün geceki maça. Hafta sonu oynanacak Galatasaray derbisini düşündüğü her halinden belli olan futbolcular karşılarında deyim yerindeyse hap gibi yutulacak bir takım bulunca kendilerini fazla sıkmadan galibiyete ulaştı. 90 dakikanın büyük bir bölümünde oyuna hakim olan Fenerbahçe’de en iyi görüntü atılan goldü.

Emre ile başlayan Özer, Carlos ve Kazım’ın vuruşuyla biten goldeki paslaşmalar ders niteliğindeydi. Özer, eksiklerinin açıkça görülmesine rağmen güç kazanıp form tuttukça Fenerbahçe’nin önemli futbolcularından biri olacağını gösterdi. Mehmet Topuz’un şimdilik yüzdesi düşük olmasına rağmen kaleye şut çekmesi takım için bir başka güzellikti.