Tepkinin ölçüsü

Hollanda’ya tepki göstermekte yüzde yüz haklıyız. Türkiye’nin bakanlarına, siyasetçilerine yapılan düpedüz ırkçılıktır, toplanma ve ifade özgürlüklerinin ağır ihlalidir. Rotterdam’da bu durumu protesto edenlerin dövülmesi açıkça faşizmdir.

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş CNN Türk’teki yayınımda, gerekli görülmesi halinde ilave tedbirler alınacağını, hatta ekonomik yaptırımların söz konusu olacağını açıkladı. Fakat benim gördüğüm kadarıyla Ankara siyasi alanda sert tepki verirken ekonomiyi ilgilendiren başlıklarda çok daha dikkatli. Türkiye birçok alanda jeopolitik gelişmelerden olumsuz etkilendi.

Rusya krizinin yaraları daha yeni sarılıyor, Irak ve Suriye nedeniyle büyük ticaret kaybı oldu. İsrail ve Mısır’la da aynı şekilde. Libya kayıp pazarlar arasında...

Türkiye’nin ticari ilişkilerinin çok iyi olduğu Avrupa ülkeleriyle süreçleri daha hassas götürmek gibi bir önceliği var. Nitekim ülkemize doğrudan yatırımların ciddi bölümü Avrupa’dan geliyor. Tepkiler, Türkiye algısına, turizme ve dış ticaretimize zarar vermemeli.

Mesela son birkaç yılda belli ülkelerle siyasi tartışmalar ve çatışmalar nedeniyle en başarılı markamız durumundaki Türk Hava Yolları zarar gördü. Bu süreçte güçlü olduğu Avrupa pazarında zemin kaybetmemesi önemli.

THY Yönetim Kurulu Başkanı İlker Aycı ve ekibinin geçmiş dönemin kayıplarını bir an önce telafi etmek için nasıl seferber olduğunu görüyorum.

★



Hollanda, Avusturya ve Almanya’daki ırkçı ve yabancı düşmanı söylemin bir numaralı hedefi Türkiye. Her kesimden siyasetçi en ağır ifadelerle Türklerin özgürlüklerini ve haklarını hedef alıyor. Ankara da haklı olarak bu durumu Nazi dönemi politikalarına benzetiyor.

Irkçılık ve faşizmin Avrupa’yı götüreceği yer belli. Bu hatalar geçmişte büyük felaketlere neden olmuştu. Almanya Başbakanı Angela Merkel, Avrupa Konseyi Başkanı Donald Tusk ve AB Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker Türkiye’nin eleştirilerini absürd ve tehlikeli bulduklarını söylediler.

Efendim Türkiye’nin çıkışı saçmaymış ve gerçekle ilgisi yokmuş. Onlara verilecek en iyi yanıt Almanya’daki Rosenmontag karnavalında çekilen fotoğraf olur herhalde. Hepimizin bildiği, tanıdığı o liderler, Adolf Hitler’le kol kola yürürken canlandırılmıştı.

Özetle bu ilişkiyi biz değil onlar kurdu!