A. Yavuz Kocaömer Tebrik mesajları
HABERİ PAYLAŞ

Tebrik mesajları

Haberin Devamı

Üç hafta önce Almanya-Frankfurt’ta düzenlenen Avrupa Tekerlekli Sandalye Basketbol Şampiyonası’na katılan Erkek Milli Takımımız en iyi 12 milli takım içinde Avrupa 2’ncisi olmuştu. Araştırdık, ilgili devlet kurumlarından veya devlet büyüklerimizden Bedensel Engelliler Spor Federasyonu’na milli takımımızın bu başarısı için tebrik mesajı gönderen olmuş mu? Evet! Bir tane! O da her zamanki gibi, Türk insanını ve muhtelif konulardaki başarılı Türk ekiplerini hiçbir zaman unutmayan Avrupa Birliği Bakanı Sayın Egemen Bağış’tan. Gençlik ve Spor Bakanı, Başbakan, Cumhurbaşkanımızdan hiç ses yok. Onların hatası mı? Hayır!

Hiçbir zaman bir bakan, başbakan veya cumhurbaşkanı her şeyi bizzat ayrı ayrı takip edemez. Onun için de yanında danışmanları, müsteşarları, genel müdürleri vardır.

Onlara hatırlatmak, yurt dışında başarı sağlayan sporcu ve ekiplerimizi motive etmek için sadece bir mesaj göndermeyi organize etmek bu insanların görevidir. Ne kadar üzüntü vericidir ki, 2 yıl önce Federal Almanya Devlet Liyakat Nişanı’na layık görüldüğümüz zaman yapılan törenin medyada da yer bulmasından sonra yine sadece Sayın Egemen Bağış’tan bir kutlama mesajı almıştık. Bir de zamanın Gençlik ve Spor Genel Müdürü Yunus Akgül’den.

[[HAFTAYA]]

Lafa geldi mi...

Lafa geldi mi genel müdürlerimiz, diğer bakanlık ilgililerimiz bol bol konuşurlar. Ama özellikle engelliler sporuna ne kadar değer verdikleri bir kez daha ortaya çıkmıştır.

Ama hiç önemli değil, o CESUR YÜREKLERİMİZ bizlerin kalplerindeki yerlerini çoktan almışlardır. Almanya’da bir yabancı ülke temsilcisinin normalde giremeyeceği Olimpiyat ve Paralimpik Hazırlama Merkezleri’ni en gizli noktalarına kadar gezen Gençlik ve Spor Bakanlığı Spor Genel Müdürü Mehmet Baykan ve Yardımcısı Ömer Altunsoy aradan 3 ay geçmesine rağmen o kurumlara birer teşekkür mektubu göndermemiştir.

Nezaket kurallarını uygulamayan bir genel müdürün Avrupa 2’ncisi olan CESUR YÜREKLERİMİZE bir tebrik mesajı göndermemesini aslında hoş görmek gerekir.

Kübra’yı tanıyor musunuz?




Kübra Öçsoy, 1994’te Yozgat’ta dünyaya geliyor. 4 yaşındayken elektrik çarpması sonucu iki bacağını ve bir kolunu kaybediyor. 8 yaşında Doğan Çağlar Özel Eğitim Engelliler Okulu’na başlıyor. 12 yaşında masa tenisi ile tanışıyor. Şimdi bir düşünün. İki bacağı ve bir kolu olmayan bir insan masa tenisine merak salıyor. Protezleri ile masa tenisi oynamaya başlıyor, yoğun şekilde yaptığı antrenmanlar sonucunda birçok ulusal ve uluslararası şampiyonada derecelere sahip oluyor.

Örneğin; 2009 Avrupa Şampiyonası’nda kendi sınıfında Avrupa 2’ncisi. 2010 Dünya Şampiyonası’nda Dünya 2’ncisi. Takım yarışmalarında ise, arkadaşları Neslihan Kavas, Ümran Ertiş ve Ebru Can ile Dünya 2’ncisi oluyor. Daha sonra 2011’deki Avrupa Şampiyonası’nda yine 2’nci oluyor ve takım halinde bu kez Avrupa şampiyonluğunu kazanıyorlar. 2012’de Londra Paralimpik Oyunları’nda 4’üncülüğe ulaşıyor. Ve takım arkadaşları ile birlikte 2’nci olup gümüş madalya kazanıyorlar.

Ve evlendi...

Kübra, bir süre önce, kendisi de masa tenisi antrenörü olan Fatih Korkut’la evleniyor. Ve şu anda oturduğu evin alt katına konan bir masa tenisi masasında eşi ile birlikte 29 Eylül-5 Ekim tarihleri arasında İtalya’da yapılacak Avrupa Şampiyonası’na hazırlanıyor. Hedefi ise, bu kez Avrupa birincisi olmak. Hiç duydunuz mu Kübra’nın adını? Hadi sizleri, bizi bırakın spordan sorumlu insanlarımız Kübra’yı ne kadar tanıyor? Ama Kübra yalnız değil. Çeşitli engellere sahip, başarılı engelli masa tenisçilerimizin sayısı devamlı artıyor. Bunlar yıllarca verilen emeklerin karşılığıdır. Engelli sporunu görmezden gelen, unvanı, görevi ne olursa olsun sporun içinde olan insanlarımıza duyurulur.

ÇENGELLİ PANO

Bilgilendirme


22 Temmuz tarihli ‘Güneydoğu’da bir vali’ başlıklı yazımıza sizlerden gelen tepkilerin bir kısmını aşağıda bilgilerinize sunuyoruz.

O valiyi kınıyorum

Engelli sporuna ilk adım attığımız andan itibaren şunu gördük: Biz, engellilerden daha çok engelsizleri bilgilendirmek ve eğitmek zorunda kalıyoruz. Engelliler ya da engelli sporu kendi ilinde en büyük desteği valiliğinden ve belediyesinden alıyor. Bu kurumların desteğiyle işadamları ve diğer kurumlar da olaya ortak olarak spor yapan engelli sayısının artmasına katkıda bulunuyorlar.

O ilde yaşayan, engelli olup spor yapmak isteyen arkadaşlara üzüldük. Söylenen söz yanlış. Kınıyorum. Engelli sporunu hiç bilmeyen bu valimizin, kendi engelleriyle barışık, spor yapan engellilerin 2012 Londra Paralimpik Oyunları’nda Türkiye’ye kaç madalya kazandırdığından da haberi yoktur. Bu engellilerden biri onun ilinde olabilirdi.

O ildeki engelli arkadaşlar valilerinin olumsuz sözüne rağmen daha çok kenetlenmeli, biz de onlara destek çıkmalıyız. DAHA ÇOK ENGELLİ SPORLA BULUŞMALI. Önce kendine olan özgüvenini kazanmalı. İçlerinde iyi olanlar kendi ilini Türkiye’de, daha iyi olanlar da ülkesini uluslararası arenada temsil etmeli. Engelli sporuna verdiği katkının yanında cesur ve doğru yazılarıyla engellilere her alanda öncülük yapan Yavuz Kocaömer’e de teşekkür ediyorum. İyi ki varsınız. Cevat Karagöl Ordu Belediyesi Bedensel Engelliler Spor Kulübü Yöneticisi

Aynı sorunu yaşıyoruz

Sayın Yavuz Başkanım ağzınıza, yüreğinize sağlık. İki hafta önceki yazınızda hangi ilin valisinden söz etmişsiniz bilmiyorum. Fakat Türkiye’nin birçok il ve ilçesinde aynı sorun yaşanıyor. Biz de Van‘da bunun sıkıntısını yaşıyoruz. Eskiden valilikten destek alıyorduk fakat şimdi alamıyoruz. Bırakın destek almayı yazınızda belirttiğiniz durumun aynısıyla bizler de karşılaşıyoruz. Derdimizi, sıkıntımızı kimselere anlatamıyoruz. Başbakan Türkiye’deki bütün valilere, ‘Halkın ayağına gidin, gitmek zorundasınız’ dedi. Gelmelerini bırakın bizlere doğru bir adım bile attıklarını görmedik. Kendimiz gidelim dedik kabul etmediler. Yani siz yazınızda az bile demişsiniz. Umarım bu tür konulara duyarlı olan valiler, o illerde yöneticilik yaparlar. Hanefi Baykara Van Bedensel Engelliler Spor Kulübü Başkanı

Sıradaki haber yükleniyor...
holder