Merve Özaytekin

mozaytekin@posta.com.tr

Onların hepsi 8-16 yaşlarında yetenekli çocuklar. Aileleri Roman ya da İstanbul’a Anadolu’dan göçmüş. Tarlabaşı’nın zor koşullarına göğüs geriyor, hayatlarını semtin olanakları çerçevesinde yürütüyorlar. Bir ortak noktası daha var bu çocukların... Hepsi müziğe meraklı. Ailelerinde en az bir müzisyen var. Ya da İbrahim Tatlıses, Demet Akalın, Soner Sarıkabadayı gibi ünlü sanatçılara hayranlık duyuyorlar. Hayallerinde onlar gibi iyi birer müzisyen olmak yatıyor. Sadece bununla bitmiyor. İşin eğitimini hakkıyla almak istiyor, haftanın en az bir günü Tarlabaşı Toplum Merkezi’nde bir araya geliyorlar. Kurdukları çocuk orkestrasında bazısı perküsyon, kimi gitar, birkaçı da keman çalıyor. Tarlabaşı Toplum Merkezi sosyal hizmet uzmanı Ceren Suntekin, ritm eğitmeni Onur Yusufoğlu, orkestra öğretmeni Seyfi Dinç ve klasik gitar öğretmeni Efgan Rende’nin Tarlabaşı Toplum Merkezi’ndeki küçük müzisyenlerde büyük emeği var. Gitar eğitmeni Efgan Rende hepsinin müziğe olan ilgisini çok beğeniyor ve şöyle konuşuyor: “Hepsi çook yetenekli. İnanır mısınız çok hızlı öğreniyor, muhteşem işler çıkarıyorlar. Şimdiye kadar nerede konser verdiysek hepsi çok beğenildi. Büyük ilgi gördü”.

Tarlabaşı Toplum Merkezi 2006 yılında kurulmuş. Merkez, İstanbul Bilgi Üniversitesi Göç Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından Beyoğlu Tarlabaşı bölgesinde bir Toplum Merkezi oluşturma projesi olarak hayata geçirilmiş. Amacı farklı etnik, dinsel ve sosyal gruplar arasında kaynaşma sağlamak. Sonucunda da kentsel şiddeti doğuran suça yönelebilecek çocuk ve gençler için bir destek oluşturmak... Merkeze ayda ortalama 150 çocuk ve 50 yetişkin geliyor. Semtte oturan birçok kişi Tarlabaşı Toplum Merkezi’nin ücretsiz drama, dans, spor, takı tasarım, okuma-yazma, İngilizce, matematik dersleri gibi faaliyetlerinden yararlanıyor. Helin Su Korkut, Mehdiye Çıvak, Murat Akmaca, Hasan Kızıllar, Emir Koşar, Semih Alık, Ayşa Deliktaş, Yaren ve Eren Kuş okul çıkışında Tarlabaşı’ndaki bu merkeze müzik eğitimi için geliyor. Biz de merkeze müzik dersinin olduğu bir gün çat kapı gittik. Öğretmenleriyle bizi en iyi şekilde ağırlayan gençler bize bir de mini konser verdiler. ‘Hatırla Sevgili’ ve ‘Caddelerde Rüzgar’ adlı şarkıyı çalan genç müzisyenler sıra fotoğraf çekmeye gelince bir de espri yaptılar: “Hocam kameraya bakamayız. Sanatçı adam kameraya bakmaz, kameradan kaçar”. İşte huzurunuzda Tarlabaşı Toplum Merkezi Çocuk Orkestrası!

Hasan Kızıllar (15)
‘Müzisyenlik aileden geliyor’

Bursalıyız, Tarlabaşı’na sonradan yerleştik. Bizde herkes müzisyen. Babam iş olursa turistik yerlere, eğlencelere gidiyor. Benim de bir yerden başlamam gerekiyordu. Babamın yanında keman çalmaya başladım. Tarlabaşı Toplum Merkezi’nde de müzik eğitimi verildiğini duyunca buraya geldim. Babam sürekli ‘iyi çalamıyorsun’ diyor. Kötü niyetinden değil. Hırslanmamı istiyor. İleride mesleğimin yanında müzisyenlik yapacağım.

Mehdiye Çıvak (17)
‘Ailem karşı çıktı, vazgeçmedim’

Lise 3 öğrencisiyim. Tarlabaşı Toplum Merkezi’nin karşısındaki binada oturuyoruz. Matematik dersi için merkeze geliyordum. Gitar kursunun açıldığını öğrendiğimde başladım. Ailem karşı çıktı. Ablamın eşi gitar alınca, hemen kursa başladım.

Helin Su Korkut (9)
‘Hatırla Sevgili’yi çalıyorum’

Küçük yaşımdan beri müzik dinlemeyi seviyorum. En çok gitarın sesi hoşuma gidiyor. Müzisyenlerden Barış Manço ve Beethoven’ı seviyorum. Beethoven’ın gitar çaldığını düşünmeyin ama... O piyano çalıyor. Bense Barış Manço gibi gitarı seçtim. Burada gitarı en doğru şekilde öğreniyoruz. Önce birkaç parça çalmayı, sonra da nota okumayı öğrendik. Artık kursa gelmek, arkadaşlarımla bir arada öğrendiklerimizi çalmak için can atıyorum. Hatırla Sevgili çalmayı en sevdiğim parça.

Semih Alık (12)
‘Yıldız Tilbe’nin arkasında çalmak istiyorum’

Müzik aleti çalmak aileden geliyor. Babam keman çalıyor. İş gelirse gidiyor, gelmezse evde oturuyor. Ben de 6 yaşından beri keman çalıyorum. Babam Tarlabaşı Toplum Merkezi’ için “Oğlum iyi bir yer burası. Git nota öğren” dedi. Ben de yazıldım. İyi para kazanmam için babam “müzisyen ol” diyor. Yıldız Tilbe’nin arkasında çalarsam hayallerim gerçek olacak!

Ayşa Deliktaş (13)
‘Müzikten kopmam’

Tarlabaşı’nda oturuyorum. Tarlabaşı Toplum Merkezi’nde gitar kursu açıldığını öğrenince ben de buraya gelmek istedim. Müziğe merakım hep vardı. Gitarı diğer müzik aletlerinden daha çok sevdim. Hayalimde müzisyen değil, yönetmen olmak var. Çünkü film seyretmeye bayılıyorum. Yönetmen olsam da müzikten kopmam.

Murat Akmaca, 16
‘Biz doğuştan sanatçıyız'

Aslen Romanız, Bursa’dan Tarlabaşı’na geldik. 6 yaşından beri vurmalı çalgılarla ilgileniyorum. Yeteneğim babamdan... Tarlabaşı Toplum Merkezi’ne İngilizce kursuna geliyordum. Müzik dersi almak istediğimizi söyledik... Onlar da bize nota eğitimi verdiler. Bu işin tekniğini öğrenmek bambaşka. Ailem için önce okumak geliyor. Bir meslek edinmemi istiyorlar. Benim düşüncem ise işimin yanında müzisyenliğin ek iş olması. Zaten buradaki herkes doğuştan sanatçı değil mi? Müzisyen demek sanatçı demek! Bir de çevren varsa her şey oluyor! Babam birkaç ünlünün arkasında çaldı. Beni de götürdü. Ama isimlerini sizinle paylaşamam, reklam olmasın!

Yaren Kuş (12)
‘Grup kurabiliriz’

Mehmet Sevim Ulusal İlköğretim Okulu’nda 6. sınıftayım. Annem Tarlabaşı Toplum Merkezi’nde eğitmen. Kurslardan annem sayesinde haberdar oldum. Babam ise özel şoför. Aileme 6 yaşında keman çalmak istediğimi söyledim. Onlar da bana keman aldı. Ama çok zor geldi. Gitara başlayayım dedim. Evde iyi gitar çaldığımı gören erkek kardeşim de kursa gelmeye başladı. Bakarsınız bir gün kardeşler Öykü&Berk gibi gitar çalar, bir grup oluruz.

Eren Kuş (9)
‘Mimar olmak istiyorum’

Ablam keman çalmaya başladı. Ben de bir müzik aleti çalmayı öğrenmek istiyordum. Darbukaya başladım. Ama baktım ablam gitar çalıyor. Sesini çok sevdim, ben de başladım. Okul çıkışlarında buraya koşarak geliyoruz. Açılan birçok kursa katılıyoruz. Ailemiz de bizi destekliyor. İleride hayalim müzisyen olmak zannedilmesin. Mimar olmak istiyorum!

Emir Koşar (11)
‘Ünlü olacağım!’

Babam darbuka çalıyor. Bense keman. Tarlabaşı Toplum Merkezi’ni televizyonda görür görmez buraya gelmek istedim. İleride de kesin ünlü bir müzisyen olacağım. Şimdilik hayalim Yıldız Tilbe, Ziynet Sali’nin arkasında çalmak.

Bu yazı 6 Şubat 2011 tarihli Pazar Postası'ndan alınmıştır.