Giriş
Rumuz: Sevgi istiyorum İlişki Durumu: Yok
Sen kendini sevmezsen kimse seni sevmez
Soru: Bazen beni kimse sevmiyormuş gibi geliyor. Ailemden uzaktayım. Herkesin yardımına koşarım. İyi geçinirim. Ama istediğim ilgiyi göremiyorum. Ne yapmalıyım?
Cevap: Sevgili okurum kendimizle barışık değilsek genellikle her türlü ilişkimizde sorun yaşarız. Kendini seviyor musun sorusu önce basit gelir. Çoğu kişi bu soruya ilk başta düşünmeden ‘evet’ cevabını verir. Ancak üzerinde düşünüp samimi cevap verdiklerinde ise genellikle memnun olunmayan bir sürü özellik sıralanır. Önce şunu kabul etmeliyiz. Biz mükemmel değiliz. Hatalarımız olacaktır. Ancak bunları düzeltebilme yeteneğimiz var. İyi olduğumuz taraflarımız da var. Bunları fark etmek, görmek önemli. ‘Ben matematikte başarılı olamayabilirim ama güzel şiir yazabiliyorum’ diyebilmeli insan. Ya da ‘evet ütüyü iyi yapamam ama güzel yemek yaparım’. Her şeyi mükemmel yapamayız. Eğer sen sevgi almak için birilerine yardım ediyorsan, hiç etme. Bu daha doğru ve dürüst olur. Yardım beklentisiz olmalı. Birilerinin seni sevmesini onların her istediğini yaparak sağlamazsın. Bu sevgi olmaz. Doğal ol. Olduğun gibi ol. Seven sever sevmeyen sevmez. Hayatını güzel bir şekilde sürdürmek için önce sen kendini sevmelisin, barışık olmalısın. Bu şekilde düşünürsen hayatın boyunca birilerine bağımlı bir yaşam sürersin.
Rumuz: Zümrüdü Anka İlişki Durumu: Yok
İyiliklerle mutlu olursun
Soru: Öncelikle mailime cevap verdiğiniz için çok teşekkür ederim. Yaşamımın amacını sormuşsunuz? Galiba benim sorunumda bu. Bir amacım yok. Sadece zamanın dolmasını bekliyorum. Daha önceleri öldüğümde hep iyi şeyler bırakmak istedim arkamdan. İyilikler yapmak. İnsanlara yardım etmek. Ama kendime yardım edemezken nasıl bir başkasına yardım ederim. Okuduğum çoğu kitapta hep kendimi o kahramanların yerine koyarım. Ama kitabı kapatınca gerçeklerle yüzleşirim. Nasıl mutlu olurum? Gerçekten mutluluğu bilmiyorum ki. Bildiğim şey her hücremin acı içinde olması. Ve gözlerimde hüzün olması. Saygılarımla.
Cevap: Değerli okurum yaşam amacı olmadığı zaman oradan oraya savrulursun. Boşa geçen zaman ise olumsuz düşüncelere iter. Bir amaç olduğunda ise hayata bağlılığın yaşama sevincin seni mutlu, huzurlu bir birey yapar. Bırak ölümü düşünmeyi. Önce yaşamı seç. İyilik yapmak için bekleme. Zor zamanlar olmazsa kendi gücümüzü bulamayız ki. Acılar geçmişte kaldı. İlk adımı at. Bunun için de yapman gereken geçmişten aldığın dersle yola koyulmak. Geçmişe bir mektup yaz. Bütün yaptıklarını, yapmak istediklerini, yapamadıklarını samimi bir şekilde ifade et. Ve son cümlen “artık seni bırakıyorum ve aynı hataları tekrarlamamak üzere yaşadığım an’a dönüyorum” olsun. Bu cümleyi kalben hissetmelisin. Yoksa bir faydası olmaz.
Rumuz: Hayat zor İlişki Durumu: İlişkisi var
Hayatı zorlaştıran bakış açın
Soru: Esra Hanım çok yoğun çalıştığım bir işim var. Altı aydır bir kızla birlikteyim. 35 yaşındayım. Sıkıldım artık her şeyden. Hep mücadele ediyorum. Bazen hiç bir şeyden zevk almıyorum. Bunun için daha erken değil mi? Yardımlarınızı bekliyorum.
Cevap: Hayata mücadele etmek, savaşmak zorunda olduğun bir yer olarak bakarsan yaşadıklarına ait düşüncen ya da hislerin de bu olur. Şu an olumsuz duygulara sahip olmanın bir çok nedeni olabilir. Ancak yapmamız gereken temelde yatanı bulmak. İlk cümlen üzerinde durmanın doğru olduğunu düşünüyorum. Genelde yoğun çalışan kişiler, eğer zihinlerini boşaltacakları bir hobi edinmezlerse, bir süre sonra yaşamdan kopuyorlar. Senin yoğun iş ortamında yaşadığın stresi azaltacak zihnini boşaltacak, dinlendirecek bir hobin var mı? Hobi deyince ayda bir yapılan etkinlikleri kastetmiyorum. Her hafta düzenli yapmalı ve zaman ayırmalısın. Mesela maket yapmak, balık tutmak, deniz kenarında yürüyüş yapmak gibi. Eğer bu yoksa zaman içerisinde yaşam enerjin azalmış olabilir. Nasıl bir hobi sahibi olurum diyorsan bunu kendine soracaksın. Ne yapmak seni mutlu eder? Bu arkadaşlarına düzenli yapacağın bir spor etkinliği, oyun vs. de olabilir. Bunu bir düşün ve sonra diğer konuları irdeleyelim.
Rumuz: Evlenemedim İlişki Durumu: İlişkisi yok
Evlenmiş olmak için evlenilmez
Soru: Esra Hanım etrafımda arkadaşlarımın çoğu evlendiler. Çocukları bile olan oldu. Ben 26 yaşındayım ve bekarım. Kimse de istemeye gelmedi. Güzel bir kızım. Etrafımda beğenilen biriyim. Çok üzülüyorum bu duruma. Nasıl eş bulurum? Ne yapmam lazım? Aslında bir arkadaşımın erkek kardeşi var. Beni beğeniyor. Ben emin değilim ama o isterse belki evlenmeyi de düşünebilirim. Doğru olur mu?
Cevap: Değerli okurum eş seçimi sadece uzaktan beğenilip yapılacak bir seçim değil. Sadece evlenmiş olmak için de evlenilmez. Sonu hüsrandır. Bu kadar ölüm kalım meselesi haline getirip dünyanı karartmanın bir gereği yok. Allah’tan hayırlısını iste. Zamanı gelince çıkar. Daha yaşın genç. Bırak etrafındakileri. Bu senin hayatın. Arkadaşlarının için mutlu ol. Yuvalarını kurdukları için memnun ol. Diğer şekilde kıskançlık gibi duygularla düşünmen hoş olmaz. Kim için olumsuz bir şey düşünürsek haklı da olsak bize zararı dokunur. Arkadaşının erkek kardeşini tanımadan önce sen nasıl bir eş istiyorsun bunu düşün. Nasıl bir yaşam, nasıl bir evlilik seni mutlu eder? Bu soruların cevabını ver.
