Giriş
Bazı kitapların görüntülü tanıtımı olduğunu biliyor muydunuz? O kitabın yazarı, Fransa’nın en çok satan yazarı seçilen ve okur sayısı dünyada 25 milyonu aşan Marc Levy. Yazar yeni kitabı ‘Gölge Hırsızı’nda bırakamadığımız anları, anıları ve aşkları anlatıyor. Birbirine karışan gölgelerin, kesişen kaderlerin izini sürüyor. ‘Gölge Hırsızı’ndaki kahramanın bir amacı var: Çocukluğun karanlık gecelerini evcilleştirmek. Yitirilen saflığı, keşfedilen çocukluğu ve hiç beklemediğimiz anda karşımıza çıkıveren geçmişimizi konu alıyor kitap. Kesişen kaderleri ve zamanın asla eskitemediği dostlukları, aşkları anlatıyor. Kitabın görüntülü tanıtımını bu linkten izleyebilirsiniz. http://mr.canyayinlari.com/Golge_ hirsizi/index.html
[[HAFTAYA]]
BİR ÇOCUĞUN DİLİNDEN HİKAYE
Özgür Rosto
Yiğit Bener/Resimleyen: Cemil Eren-Doğan Kardeş/Yapı Kredi Yayınları
Özgür Rosto’ Yiğit Bener’in çocuklar için yazdığı keyifli bir roman. İlk kez 2007’de yayımlanan kitap bu kez de karton kapak olarak piyasada. Kitabın dilinin çocuklara hitap eder tarzda olması büyüklerin bu hikâyenin keyifli yollarından geçmeyeceği anlamını taşımıyor elbette. Küçük bir kız çocuğu, bir kaplumbağayla, babasının anlattığı “bir varmış bir yokmuş...”la başlayan bir masalda tanışır. İkinci karşılaşması ise, kaplumbağayı odasında duran büyük bir plastik kutunun içinde görmesiyle olacaktır. Yiğit Bener romanında çocuk okurlara en temel yoldan “kendini başkasının yerine koyabilme becerisi”ne giden yolu açıyor.
1960’LI YILLAR VE SOLUN YÜKSELİŞİ
Oğuzhan Müftüoğlu Kitabı/Söyleşi
Adnan Bostancıoğlu/Ayrıntı Yayınları Bitmeyen Yolculuk
Adnan Bostancıoğlu’nun kaleme aldığı, sürükleyici ve çok etkileyici bir söyleşi kitabı. Oğuzhan Müftüoğlu yaklaşık 45 yıldır devrimci siyaset içinde. 1960’larda FKF ve Dev-Genç’ten başlayarak 12 Mart’ta THKP-C’ye uzanan siyaset serüveni 1970’li yıllarda Devrimci Gençlik ve Devrimci Yol ile sürmüş. Türkiye’deki radikal sol hareketlerin de kitleselleşebileceğinin en önemli tarihsel örneğini teşkil eden Devrimci Yol’un önde gelen kurucularından olan Müftüoğlu’nun yaşamı, aynı zamanda Türkiye’nin sancılı yıllarının da kısa tarihi. 12 Eylül askeri darbesi... Ardarda gelen yakalanmalar... Bu kitapta detaylı anlatılıyor.
KADIN GÖZÜYLE KIBRIS
Orda Bir “Ada” Var Uzakta
Stella Aciman/Galata Yayınları
Kitabın yazarının da dediği gibi; “Kıbrıs, engin denizin ortasında paylaşılamayan hüzünlü bir adadır, her an keşfedilmeyi bekleyen... Haşin ellere, zorba beyinlere hâlâ direnen doğası, tarihi ile Akdeniz’in incisidir. Öte yandan kifayetsiz muhteris politikacıların elinde, bir yaprak misali sağa sola savrulur durur. Halk sürekli konuşur, sendikaların yaptığı grevler hep içinde partizanlığı barındırır ve hiçbir şey çözüme ulaşamaz, tıpkı anlaşmanın hâlâ bir sonuca ulaşamadığı gibi. Bir çelişkiler yumağıdır Kıbrıs, yazacaklarınızın hiç bitmeyeceği...” İşte “Orda Bir ‘Ada’ Var Uzakta” bir yazar duyarlılığıyla bunu sorguluyor. Oradaki insanları, oradaki insanların diliyle anlatmaya ve anlamaya çalışıyor; korkularını, sevinçlerini, hayallerini...
TARİHİ SADECE ERKEKLER YAZMAMALI
Bir Dönem, İki Kadın
Oya Baydar-Melek Ulugay/Can Yayınları
Türkiye’nin ve dünyanın 1940’lardan günümüze uzanan çarpıcı macerasına tanıklık etmiş, tanıklıkla kalmayıp olayların içinde yaşamış iki kadın; Oya Baydar ve Melek Ulagay anılarını anlatıyor. Gençliği, umudu, devrimci mücadeleyi, hapishaneleri, işkenceleri, sevdiklerini yitirmenin acısını, mülteciliği, sürgünü, eve dönüşleri, sol örgütleri, İstanbul’dan Filistin kamplarına, Güneydoğu’dan Avrupa kentlerine savrulan yaşamları anlatıyorlar. Onlar 27 Mayıs’a, 68 olaylarına, solun yükselişine, 1 Mayıs’lara, 12 Mart ve 12 Eylül darbelerine, katliamlara, Kürt hareketinin başlangıç günlerine, kontrgerillaya, Ortadoğu’da Amerika ve İsrail’in Filistin halkını yok etme planlarına, sosyalist ülkelerdeki yaşama, Berlin Duvarı’nın yıkılışına, sosyalist sistemin çöküşüne tanıklık etmişler.
FOTOĞRAFÇI GÖZÜYLE BAKABİLMEK
Lütfü Özgünaydın/İlke Kitap
Fotoğrafın Dili
Yıllar önce Lütfi Özgünaydın’la Erzincan-Eğin’e gitmiştim. Yazar, hem güzel fotoğraflarımı çekmişti hem de Eğin’i en güzel şekilde tanıştırmıştı bizlere. Lütfi Özgünaydın bu kitapta fotoğrafı anlatıyor. Önce bakmanın, görmenin önemini vurguluyor. Yaşamın içinde, fotoğrafa hazırlıyor okuyucuyu. Sonra genel bilgilere değinerek fotoğrafın duygu yönünü ele alıyor. Ülkemizin dört yanından derlediği fotoğraflara deneme tadında yorumlar katıyor ve önerilerini sıralıyor. Bilgi ve duyguya önem vererek önemli mekanları bir bir anlatıyor. Fotoğrafa meraklı, fotoğrafla gelişmek isteyenler için önemli bir kaynak bu kitap.
İSTANBUL OLGUN VE HALA ÇOK GÜZEL
Benim Adım İstanbul
Buket Uzuner/Everest Yayınları
Yazar Buket Uzuner bir söyleşisinde gezgin olmasının nedenini, ‘Şehirler Ecesi’ dediği İstanbul’da en çok neleri sevdiğini, Moda’daki yazı evini bana özel anlatmıştı. ‘Benim Adım İstanbul’u görünce çok sevindim. Buket Uzuner’in romanının asıl karakteri İstanbul kendini anlatırken okur kentin semtlerinde tarihi ve kültürel bir yolculuğa çıkıyor. Edebi bir şehir monografisi de sayılabilecek kitap, Buket Uzuner’den hem İstanbul’a hem de onu sevenlere bir armağan.
