“Birincisi fırtınaya durmak, ikincisi renkli fırtına, üçüncüsü ise fırtına sessizliği ismini taşımaktadır. Birinci performansta fırtınanın en yalın hali verilirken, fırtınanın doğayla yalın bir şekilde bütünleşmesi, insanın içindeki saflığıyla doğanın saflığını birleştirmek amacı yatmaktadır. İkinci performansta ise boyalarla ağaca giydirilen plastik malzeme üzerine müdahalelerle yapılan bir iş vardır. Yalın çevrede fırtınanın hareketliliğine uygun bir müdahale arayışı amaçlanmaktadır. Üçüncü performansta ise fırtına sonrası çöken doğanın sessizliği ve her şeyi örten karın dinginliğinin getirdiği bir huzur için çabalayan bir sanatçı yer almaktadır. Adeta bir çocuk sevinciyle, saflığı, temizliği, masumiyeti temsilen eden kartopu ağaca atılmaktadır. Bu fırtına üçlemesinde görsel bir etkiyle insanın iç ve dış doğasındaki yaşanılan fırtınalar anlatılmaya çalışılmaktadır. Aynı zamanda geçmiş ve günümüz ilgisinde toplum olarak içinde bulunduğumuz coğrafyada yaşanılanların doğa olayları üzerinde ifadesi de aranmaktadır. Ülkemizin ve dünyanın maruz kaldığı şiddet ve terör olayları fırtına diliyle anlam kazanmaktadır. Bu çalışma, doğanın korunması amaçlı çalışmalardaki çelişkilere, yanlışlıklara göndermeyi de içermektedir. İnsan iç ve dış doğayla bütünleşik bir yaşam sergilemektedir.”