Rumenler dağıldı

İlk müjdeli haberi Romanya’da, Steaua Bükreş’i yenip, Fenerbahçe verdi. İkinci sevinci de Galatasaray, Dinamo Bükreş’i dağıtarak bize yaşattı. Bu grupta Galatasaray ve Panathinaikos el ele bir üst tura çıkacaklar. Maça gelince...

Keita bu futbolunu tekrarladığı müddetçe Galatasaray her rakibe ekstradan iki gol atar. Fildişi Sahilli futbolcu müthiş yetenekli. Dün gece Baros’un yerine oynayan Nonda bile iki gol atabiliyorsa, siz hesap edin. Keita oynadığı müddetçe de Nonda’ya öyle goller çok attırır. Elano, Trabzon maçında yoktu. Rijkaard, Elano’yu bu maça saklamış.

Brezilyalı düşük tempoyla futbol oynamasına rağmen 40 metre, 50 metreye rahatlıkla final pasları atabiliyor. Kesin birşey var; teknik direktör Rijkaard, iyi bir Elano seyrettirmek istiyorsa bu futbolcuya her maç şans verecek. Şu ana kadar uyum devresini atlatamamış, Hakan Balta’nın yerine oynayan Caner ise dün gece beğendiğim futbolcular arasındaydı. Hırsı, gayreti, isteği Caner’in performansını ileri götürmüş. Forma şansı bulmaya devam ederse bu performansıyla Milli Takım’a kadar gider.

Yine dün geceki maçın önemli kahramanlarından bir tanesi de Mehmet Topal idi. Gökhan Zan, Emre Güngör ve Emre Aşık’ın yokluğunda, Servet’in yanında stoper oynadı. Tek kelimeyle mükemmeldi. Çabuk, hamlelerinde tam isabet, ayağından çıkan toplar yerini buldu ve Servet’i de rahatlattı. Bu mevkiye Rijkaard devre arası stoper transfer etmek istiyordu, herhalde Mehmet Topal’ın bu performansını gördükten sonra vazgeçmiştir.

Galatasaray’ın mükemmel bir takım olması için tek sıkıntılı bölgesi orta sahası. Ayhan sakatlıktan çıktı, üst üste maçlar bir de buna Milli Takım karşılaşmalarını eklersek bir türlü dinlenemedi. Bunun için de bilhassa ikinci yarılarda oyundan düşüyor. Halbuki Rijkaard’ın elinde Barış gibi kaliteli bir futbolcu varken Ayhan’ı bazı maçlarda dinlendirebilir. Sonuçta derbi öncesi Galatasaray, Dinamo Bükreş gibi bir takımı farklı yenerek moral buldu.