Cumartesi Postası Nadide Sultan: Geçmişimle barıştım

Nadide Sultan: Geçmişimle barıştım

Paylaş
Nadide Sultan: Geçmişimle barıştım

Zaman herkes gibi onu da değiştirdi. Üzerine yapışan ‘seksi kadın’ imajından sıkıldığını, artık Nadide Sultan denince insanların aklına kalite gelmesi gerektiğini söylüyor. Yaptığı hiçbir şeyden pişman değil. Ama, “Bugünkü aklımla mayolu poz vermem” diyor. Yeni single çalışması ‘Uçmalıyım’ ile hayranlarının karşısına çıkmaya hazırlanan sanatçıyla geçen 20 yılın muhasebesini yaptık.

Röportaj: Oya Çınar
Fotoğraflar: Zeynel Abidin


■ ‘Vuslata Beş Kala’ diyeli 20 yıl olmuş. Dile kolay... Nasıl hissediyorsunuz?

Zaman hiç geçmemiş gibi... Her şeye yeni başlıyor gibi heyecanlıyım. Bu işe başlarken Garo Mafyan’ın, “Sen artık tamamsın, sana albüm yapacağız” sözüyle sevinçten havalara uçuşum dün gibi aklımda. Yaşım 20 bile değildi.

■ Şimdi hayal ettiğiniz yerde misiniz?

Hayallerimin bile ötesindeyim. Halk beni sevdi. Çok iyi bir yere koydu. Minnettarım onlara. Üç yıl albüm yapmasam ki demez. Konserlerim yine dolar. Daha ne isterim!



■ Ve 20’inci sanat yılınıza özel ‘Uçmalıyım’ single’ınız 30 Haziran’da müzikseverlerle buluşuyor...

Sözlerini arkadaşım Sertaç Ekiz’le yazdık. Aranjesi umduğumuzdan da iyi oldu. Patronumuz dinleyince, “Kesinlikle bu şarkıyla çıkmalısın, 20’inci yıla bu yakışır” dedi ve iki ay gibi bir zamanda şarkıyı tamamladık. Bomba gibi geliyoruz...

■ Klipte nasıl bir Nadide Sultan göreceğiz?

Klibi sevgili eşim Hakan Yonat çekti. Artık pek klip çekmiyor ama benim şansıma boş zamanına denk geldi. Çok modern, tam bir yaz klibi oldu. Ben de dans ediyorum ama başka dansçılarımız da olacak. Çok beğenilecek diye umuyorum.

EZİK BÜZÜK DURURSANIZ KİMSE YÜZÜNÜZE BAKMAZ


■ Sizi “Türk popunun kraliçesi benim” polemiklerinde göremiyoruz. Öyle bir iddianız yok mu?

İddiasız olur mu? Cüretkar olmayan bu işi yapamaz. Sahnedeki insanın biraz üstten bakması şart. Ezik büzük olursanız kimsenin dikkatini çekemezsiniz. Yüzünüze bakmazlar. Bizim işimiz biraz ego işi. Tabii ki ben de egoluyum. Ama büyük laflar etmek yerine büyük işler yapmayı tercih ediyorum. Polemiğe girmeyi sevmiyorum.

■ İrem Derici, Aleyna Tilki’yi kıskandığını açık açık söyledi. Hatta, “O, 17 yaşında ben 30 oldum. Onun yanında savaş görmüş kadın sayılırım” dedi...

Hahaha! İrem delidir, ne dese yeridir! Tatlı kıskançlıklar hepimizde var. “Yok” diyen yalan söyler. Çok istediğim bir şarkı başka birinin albümüne gidince ben de o an için üzülüyorum. Bu iş rekabet içeriyor.


EVLİLİK AŞKI VE SEKSİ ÖLDÜRMÜYOR


■ Üç yıldır yönetmen Hakan Yonat’la evlisiniz. Nasıl gidiyor?

Çok şükür, çok mutluyuz...

■ “Evlilik aşkı öldürüyor, seks bitiyor, zamanla arkadaş olunuyor” klişeleri doğru mu?

Öyle bir şey yok! Bence tam aksi. Üç yıldır her gün yeniden aşık oluyorum kocama. Her şey ilk günkü gibi.

EŞİM BENİ FACEBOOK'TAN BULDU


■ Nasıl tanıştınız Hakan Yonat’la?

Bizim hikayemiz 20 yıl önceye dayanıyor. Hep bir elektriklenme vardı aramızda. Ama bir türlü bir şeyler yaşanamıyordu. Sonra neredeyse 10 yıl hiç görüşmediğimiz bir zaman dilimi oldu. Bir gün beni Facebook’tan ekledi. Görüşmeye başladık. O yüzden Instagram’ı çok sevsem de favori sosyal medya hesabım Facebook, hahaha!


Yönetmen Hakan Yonat ile Nadide Sultan 2014’te evlendi.

■ Çocuk ne zaman katılacak bu mutlu tabloya?

Evliliğin ilk yıllarında özellikle biraz birbirimize doyalım, gezelim tozalım istedik. Bol bol da gezdik. En kısa vadede çocuk yapacağız.

ESKİSİ GİBİ 'MAGAZİN KADINI' OLMAK İSTEMİYORUM


■ Eskiye nazaran magazinden uzak duruyor gibisiniz. Bilinçli bir tercih mi? Yoksa yaşla beraber duruldunuz mu?

Doğal bir gidişat oldu. Konserlerim dışında ortalarda olmayı sevmiyorum. Eskisi kadar ‘çok magazin kadını’ olmaktan hoşlanmıyorum.

■ Magazin kadını olmak kötü bir şey mi?

Değil tabii. O yüzden özellikle ‘çok’ diye belirttim. Daha ‘orta derecede’ olmayı tercih ediyorum. Yoksa magazini seviyorum. İşimi sürdürmek için ihtiyacım da var. Ama insanlar beni her gün magazinde görürse belki de cazip gelmeyeceğim onlara...

■ Eskiden çok ortalardaydınız. Bunun bir zararını gördünüz mü?

Çünkü çok küçüktüm. Magazin de çok sertti. Şimdiki gibi ‘soft’ değildi, bazı şeyler sizin dışınızda gelişiyordu. Durumu yönetemedim. Şimdi artık kontrol daha çok bende.

■ Geçen 20 yılın kısa bir muhasebesiniz yapsanız... Büyük pişmanlıklarınız var mı?

“Keşke” demeyi sevmiyorum. Yaptığım her şeyi iyi ki yapmışım. Onlar beni bugünkü Nadide’ye taşıdı. O yüzden sahip olduğum her şeye şükrediyorum.

■ Eski ‘seksi kadın’ imajınızdan rahatsız olduğunuzu söylemişsiniz ama...

Geçmiş geçmişte kaldı. O zaman öyle düşünmüş, öyle söylemişim. Şu an 7 günahlarımla, sevaplarımla, tüm hatalarımla tamamen barışığım.

■ Her kadın seksi görünmek ister. Niye hata diyorsunuz?

Tabii ki ister. Sadece onun bir imaj olarak yapıştırılmasından bahsediyorum. Şu an hata olarak da görmüyorum zaten.

■ Ama eskisi gibi mayolu, bikinili görmüyoruz sizi.

Denize giriyorum.

■ Ama poz vermiyorsunuz...

Büyüdüm çünkü. Bugünkü aklımla öyle pozlar vermem.

■ Büyüyünce ne oluyor? Kadınsal duygular, beğenilme arzusu bitiyor mu?

Yoo! Ben yine aynı benim. Ama zevkler, beklentiler değişiyor. “Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir” diye bir söz vardır ya... Biraz onun gibi.

■ Şimdi beklentileriniz nasıl?

Nadide Sultan denince insanların aklına ne gelsin istiyorsunuz? Kalite! Daha ‘elegan’ bir bakış açısı oluşturmak isterim. Müzisyen yanım daha ön planda olsun. Çünkü artık beste yapmaya ağırlık verdim. Başka sanatçılara da şarkılar vermek istiyorum. İçimdeki diğer Nadide’yi keşfettim. Bu yola artık onunla yürümek istiyorum.

ALEYNE TİLKİ'NİN SAÇMALAMA LÜKSÜ VAR


■ Nasıl buluyorsunuz Aleyna Tilki’yi?

O kadar küçük ki her türlü saçmalama lüksü var bence. Eskiden 16 yaşında anne oluyormuş kadınlar. Şimdi dönem çok farklı. 20 yaş bile çok çocuk geliyor bana. O yüzden Aleyna’nın üstüne çok gidildiğini, haksızlık edildiğini düşünüyorum.



■ Çocuğunuz olsa, 17 yaşında sahneye çıkmasına izin verir misiniz?

O kadar zor bir soru ki... Benim de ailem istememişti konservatuvara girmemi. Ama engel olabildiler mi? Hayır. Çocuğum olsa tercih etmem o yaşta sahneye çıkmasını. Ama içindeki aşkın ne kadar baskın olduğuna bağlı. Nasıl ailem bana engel olamadıysa, bizim de çocuklarımıza engel olma şansımız yok.

FİKRİNİ ALIRIM AMA SON KARARI BEN VERİRİM


■ Eşinizle aranızda kıskançlıklar oluyor mu?

En büyük şansım onun muhteşem bir göze sahip olması. Kamera arkasını en iyi bilen isimlerden biri. Bu benim için büyük lüks. Yönlendirmeleri oluyor arada ama hep yapıcı yönde. “Şunu giyme, bunun yerine şunu tak” diyorsa bir bildiği vardır. Kıskançlığından değil, gerçekten onun daha yakışacağını bildiğinden müdahale eder.



■ “Bu çok kötü, giyme” dedi ama siz çok giymek istiyorsunuz...

O zaman durum başka. Her konuda fikrini alırım ama son kararı ben veririm.

■ Sahne kıyafetlerinizde en çok neye dikkat ediyorsunuz?

Ölçülü olması benim için çok önemli. Aynı anda hem bacak, hem göğüs, hem de sırt dekoltesi olmamalı. Yırtmaç varsa bir de sırtımı açmam. Yıllardır sahnede olduğum için neyin yakışıp neyin yakışmadığını çok iyi biliyorum.

Haberin Devamı