Mesut Yar Muhteşem Yüzyıl'ın tuhaf takvimi!
HABERİ PAYLAŞ

Muhteşem Yüzyıl'ın tuhaf takvimi!

Haberin Devamı

Aramızdan biri, “Muhteşem Yüzyıl”ın (Star TV) siyasi eleştirilerden etkilenmediğini ve yola bildiği haliyle devam ettiğini söyleyebilir mi? Mümkün değil. Genelde dizilerde gerçek hayatla paralel olarak ilerleyen takvim önceki akşam kendini aniden mübarek Ramazan ayına bağladı... Hakikaten belki de önümüzdeki haftadan itibaren bir hayli ince ayardan geçmiş “Muhteşem Yüzyıl” tablosuyla karşılaşabiliriz... Günümüzde bir dizinin siyasi erke karşı kendini korumasından daha doğal bir şey yok. Ama iş böyle tuhaf sürprizlerle karşımıza çıkınca ister istemez şaşırıyorum... Bakalım erken gelen Ramazan “Muhteşem Yüzyıl” takviminde kaç bölüm devam edecek?

[[HAFTAYA]]

AYNI SELAMI BEKLERİM!

“Benim İçin Üzülme” (atv) isimli dizi önceki gece yayınında Karadeniz’in efsane seslerinden rahmetli Kamil Sönmez’i anarak bir nevi hikayesini anlattığı coğrafyaya selam çaktı... Bu yazı kaleme alındığı an itibarıyla benzer bir yaklaşımın “Kayıp Şehir” (Kanal D) isimli diziden de gelmesini bekledim kendi adıma... Her ne kadar İstanbul’un gölgedeki kısmını anlatsa da hikayedeki ana karakterler Karadeniz kökenli olduğu için. Geçtiğimiz hafta rahmetli Kazım Koyuncu’ya dikkat çekmişti mesela, “bu hafta da Kamil Sönmez neden olmasın?” dedim içimden... O değil de “Benim İçin Üzülme” izleyenin üstünde tuhaf bir şizofreni duygusu bırakıyor. Ağırlıklı bir hüzün içinde küçük bir ayrıntıya kahkaha yerleştirerek ağlamaya odaklanmış ruhları bir anda tam tersi bir duyguya taşıyor. Tuhaf ama bu egzantirik senaryo oyunu diziyi çekici kılıyor!

Çekilmeden çıkacak bir dizi!

Böyle bir şey olacağı belliydi. Dizi olarak çekileceği iddia edilen “Fetih 1453”ün o macerası başlamadan bitti. Yine de böyle haberlere serin bakarım, her şey olabilir. O değil de farkındaysanız FOX TV gişe rekortmeni bu filmi iki hafta üst üste yayınladı. Bölümlere ayırarak tabii. Her iki yayın da iyi reyting aldı aslında... Aklıma bir fikir geldi. Kanal biraz zorlasa filmden yaklaşık 7 bölümlük bir dizi çıkarabilirdi. Baş kısma biraz özet, finale gelecek bölümden küçük fragmanlar yerleştirilerek pekala da filmin ekmeğini birkaç hafta yiyebilirdi. Yemedi. Ama böyle gelişmelere de serin bakarım ben; her şey olabilir!

BUGÜN NE GİYECEĞİM?

Seyirci tuhaf bir şekilde “Bugün Ne Giysem?” (Show TV) isimli programı gözden çıkarmış gibi davranıyor. Hatta reyting listelerinde bir hayli gerilere atıldı... Önceki gece yarışmanın büyük finali yapıldı. Bu iş için çok uzun süredir devam eden hazırlıkların olduğunu da biliyordum. Yine de nasıl derler, bu fenomen yapım o altın çağının seviyesine bir adım bile yaklaşamadı... İzleyiciye tuhaf bir şeyler oluyor. Fazla hızlı gömlek değiştiriyor; Bugün Ne Giysem diye düşünmeden hem de...

SHOW TV YERİNDEN MEMNUN MU?

Başladığı gibi yayından kalkan “Adam Asmaca”dan sonra “Yaparım Bilirsin” yarışması için de kulağa hayırlı sesler gelmiyor... Show TV kemik izleyicisini rakiplerine kaptırdığından bu yana yaptığı hemen her işte nasıl derler, duvara tosluyor gibi... Yayına giren işlerin kötü olduğunu söyleyemeyiz. Hatta iyi bir planlamayla rakiplerine kök bile söktürebilir. Ama müşteri yoksa pırıltılı bir vitrinin ne önemi var ki? Sanırım kanal paniğe kapılmadan bu yılı genel geçer işlerle tamamlayıp, önümüzdeki sezon ne yapacağına bakacak... Bu arada dileğim, onu hâlâ beşinci kanal olarak tutan izleyicisini de yitirmemesi!

Öğretmen tavrıyla olmuyor!

Önceki gece “Abbas Güçlü ile Genç Bakış” (Kanal D) isimli programa katılan gazeteci Yılmaz Özdil izleyenleri uykusuz bıraktı... Tam da beklediğim gibi meslektaşlarının girmekten imtina ettiği keskin bir hat üzerinde Özdil’in sıkı salvoları oldu... Meselenin o tarafı meslektaşları tarafından siyasi platformlarda tartışılacaktır. Ben televizyon kısmıyla ilgilenmeyi tercih ediyorum... Abbas Güçlü kimi konuklarında riske girmemek için yayını bant olarak çekip yayınlıyor. Durumu “yayın saatinin çok geç olmasıyla” açıklasa da birçok konuğunu gece 03.00 sularına kadar canlı yayında tuttuğu bir sürü programı da var... Belki de Abbas programda canlı yayının getireceği risklere girmek istemiyor. Ve yine belki bu yüzden içindeki gerilimi öğrencilere yansıtıyor... Önceki gece de ekranda eline cetvel almış bir öğretmen tavrı içinde duruyordu. Birkaç öğrenciyi fena haşladı... Eh o gerilimde öğrencilerin rahatlıkla soru sorabilmesinin de imkanı yoktu hani. Onun adına ben üzüldüm!

Sıradaki haber yükleniyor...
holder