Dr. Cihan Avaroğlu Konuşma gecikirse...
HABERİ PAYLAŞ

Konuşma gecikirse...

Bebeğiniz dünyaya geldiği andan itibaren sürekli gelişim ve değişim içindedir. Bu süreçte ailelerin beklentileri de artarak devam edecektir. Beklentilerden biri de bebeğin konuşma zamanıdır.

İlk sesi çıkarmaya başladığında benzetmeler başlar. Hele miniğin çıkardığı özgül olmayan ‘baba’ sesi, babayı havalara sokmaya yeter de artar bile. Bebeğiniz 4. aydan itibaren konuşma seslerini taklit edip özgül olmayan ‘baba, mama’ gibi tekrarlayan heceleri söylemeye başlar.

7. aydan itibaren de bu sesleri bilinçli olarak çıkarabilir. İlk anlaşılır seslerin çıkma zamanı ise bir yaşından sonradır. 18-24 ay arası çocukların kelime dağarcığında 25 kelime varken, iki yaşından sonra bu sayı 100’e ulaşabilir.

Haberin Devamı

Bu anlattığım, normal seyir. Ama bazen konuşma gecikebilir. Bu durumun normal bir gecikme olup olmadığını anlamak için bazı değerlendirmeler yapmak gerekir:

-Öncelikle işitmenin normal olması lazım. Duyan bebek uygun yaklaşımla konuşacaktır.

-Yarık damak, yarık dudak gibi doğumsal malformasyonlar konuşmayı geciktirebilir.

-Biz çocuk doktorları, bebeklerimizi, her muayenede Denver II Gelişimsel Tarama Testi’ne göre izler ve değerlendiririz.

Bebeğin, bu test esnasında dil gelişimine ek olarak kişisel-sosyal, ince-kaba devinsel hareketlerini de dikkatle gözlemlemek gerekir. Bunlardan herhangi birinde olan gecikme, konuşmanın gecikmesine de yol açabilir.

-Bazı çocuklar, genetik olarak da geç konuşabilir. Anne-babadan biri veya ikisi de geç konuşmuşsa, bebek de konuşmada zaman kaybedebilir.

AİLE NE YAPMALI?

-Çocukla kaliteli zaman geçirmeye dikkat etmeli.

-Göz teması kurarak konuşmalı.

-Ona şarkı söylemeli.

-Bol kitap okuyarak öykülere katılmasını sağlamalı.

-Oyun grubu ve kreş, konuşma sürecini hızlandırmada yardımcıdır.

-Üç yaşın altında TV izlemenin önüne geçilmeli. Üç yaşın üzerinde ise kontrollü TV izlemek dil gelişimine yardımcı olacaktır.

-Akranları ile kıyaslamaktan kaçınılmalı.

-Sürekli konuşmayı zorlayacak sorulardan uzak durmalı. Şeker gibi çocuklarımızla, şeker tadında bayramlar dilerim.

(10.08.2013 tarihli Cumartesi Postası ekinden alınmıştır.)

Haberin Devamı
Sıradaki haber yükleniyor...
holder