Esra Karayel Kayınvalide ile kendini kıyaslama
HABERİ PAYLAŞ

Kayınvalide ile kendini kıyaslama

Haberin Devamı

Rumuz: Mutsuz İlişki durumu: Evli

Kayınvalide ile kendini kıyaslama


Soru: Esra Hanım ben eşimle severek evlendim. Güzel giden evliliğimizde şimdi her şey ters gidiyor. Eşim annesine çok düşkün. Onu her hafta ziyaret etmeden duramıyor. Onu bana tercih ediyor. Ben de çalışıyorum ve bir hafta sonumuz var. Bunu söylediğimde ise kızıyor ve kavga ediyoruz. Kayınvalidem ile ilişkimiz çok sıcak değil. Bizi ayırmak istediğini düşünüyorum. Artık kendini eşime yakın hissedemiyorum. Ne yapmam lazım?


Cevap: Sevgili okurum eşinin annesini ziyaret etmesi onu senden uzaklaştıracak bir sorun olmamalı. Belli ki bu konunun altında yatan ve seni rahatsız başka bir durum var. Sen de eşinin ziyaretini kapsayan süreye göre kendi aileni, arkadaşlarınla görüşebilir ya da bu süreyi kendine ayırarak geçirebilirsin. Öfkeyle, kızgınlıkla beklemek yerine neşeyle keyifle bekle. Gittiği yer annesi ve ailesi. Saygı duymak lazım. O da kendine ait zamanı bu şekilde değerlendirmek istiyor. Olaya annesini sana tercih etti gözüyle bakarsan yanlış değerlendirmiş olursun. Annenin yeri eşin yeri farklıdır. Kıyaslama yapman olumsuz duyguları harekete geçirmekten başka bir şey yapmaz. Kaldı ki kıyaslama yaptığın onu büyüten yetiştiren biri. Kendinle kaldığın bir zaman evliliğinde neler istediğin gibi değil? Bunları düşün ve gerçek nedenleri bul.


Rumuz: Çılgın İlişki durumu: İlişkisi yok

Alışveriş içindeki boşluğu doldurmaz

Soru: Esra Hanım benim sorunum alışveriş tutkum. Şuan hayatımda biri yok. İki ay önce ayrıldım. İyi bir işim var. Çevremde çok beğenilen bir kadınım. İstediğim gibi bir erkek karşıma çıkmadı. İlişkilerim oluyor ama 6-7 ay sürüyor. Açıkçası bir süre sonra alışveriş yapmak onlarla olmaktan çok daha fazla zevk veriyor. Bundan rahatsız oluyorum. Hem maddi açıdan zor duruma düşüyorum. Hem de kendimi kötü hissediyorum. Bu durumdan beni kurtarın ne olur.

Cevap: Sevgili okurum hayatımızın herhangi bir döneminde olumsuz duygular hissettiğimiz zaman genellikle maddi tatmin yoluna gideriz. Yani kendimizi iyi hissettirmek adına sevdiğimiz bir giyecek ya da eşya alarak o andaki duyduğumuz haz ile sıkıntılarımızdan kurtulduğumuzu sanırız. Yaşanmamış kabul etmediğimiz bir acıyı yaşamayı öteleriz. Aslında bir anlamda içimizdeki boşluğu doldurmaya çalışırız. Bu çözüm anlıktır ve kesinlikle bir çare değildir. Aksine bağımlılık yaratır. Kısa süreli iyi hissetme bizi her zorlukla karşılaştığımızda bu davranışa iter. Yani artık bağımlısı olmuşuzdur. Şimdi ilk yapman gereken kredi kartlarının sayısını bire indir. Diğerlerini kapat. Alışverişe iten nedenlerden biri de kişinin kendini değerli, güzel hissetmesidir. Senin maddi eşyalarla kendini güzel hissetmene gerek yok. Zaten bu olamaz da. Ve işe kendini sevmekle başlayacaksın. Çözüm burada. Kendini sevmen için başka bir erkeğin sevgisini de ihtiyacın yok. İkinci adım için bana anne baba ilişkinin ve sende iz bırakan önemli olayları yaz. Buna göre birlikte ilerleyeceğiz.

Rumuz: Şüphe İlişki durumu: Evli

Yemin hiçbir işe yaramaz

Soru: Esra Hanım üç yıllık evliyim. Eşimin beni aldattığından şüpheleniyorum. Nişanlıyken iş yerinden başka bir kızla yakınlaşması olmuştu. Kızın onu aradığını ama birlikte olmadığını söyledi. Sonra bana yeminler etti aldatmadım ve aldatmayacağım diye. Ama bunu tekrar yapacak diye çok korkuyorum. Hamileyim ve bu durumda başkasına gider mi diye çekiniyorum? Beni aldatır mı?


Cevap: Sevgili okurum sadakat yemini bir işe yaramaz. Gerçekten bunu yapmak isterse yapar. Sen korkmaya devam ettikçe bu olumsuz enerjiyi evine, yuvana çağırıyorsun. Bir erkeğin ya da kadının aldatmasını beraber olduğu kişi önleyemez. Ancak kendileri engeller. O da kendilerinin aldatmaya iten nedenleri bulup içlerindeki sevgi, değersiz hissetme, beğenilmeme gibi sorunlarını çözmeleriyle mümkün olur. Nişanlılık döneminde yaşadığın olay geçmişte kaldı. Belki o bile hatırlamıyor. Hamilelik döneminde bu tür duygular zaman zaman gelir. Yapman gererken güzel bebeğine odaklan. Çocuk anne karnında her şeyi hisseder. Senin huzursuzluğunu, babasına olan duygularını, kızgınlığını. Kuruntularla yaşamak sana mutsuzluktan başka bir şey getirmez. Sen kendini sevilmeye layık gör, kendini sev, eşini sev ve sevgini göster. Bunların dışında başka bir şey düşünme. Olumsuz duygular geldiği zaman güzele odaklan. Ortamını değiştir. Yürüyüş yap. Güzel bir müzik dinle. Eşine olan sevgini hisset.

Rumuz: Kızım İlişki durumu: Evli

Kusursuz kimse olamaz


Soru: Esra Hanım ben on bir yıllık evliyim. Dokuz yaşında bir kızım var. Evliliğimiz iyi kötü bir şekilde gidiyor. Çocuğumuza çok düşkünüz ama bazen ona yanlış davranıyorum bilmiyorum. Geçen gün yaşadığımız bir olaydan sonra küçük yaşına rağmen çok tepkili davrandı. Başına bir şey gelmesinden korkumdan dolayı bazen başaramazsın, yapamazsın gibi kelimeler söylemişim farkında olmadan. Bu kadar etkileneceğini düşünemedim. Ne yapmalıyım?


Cevap: Değerli okurum o yaşlarda anne babanın sözlerini çocuk için yasa gibidir, hakikat statüsü vardır. Onlar her dediği doğru kabul edilir. Senin ya da babasının söylediği ‘başaramazsın, yapamazsın’ kelimeleri çocuğu değersiz hissettirir. Çocuk şu bu kelimelerden şu mesajı alır: ‘ben tek başıma var olamam’. Ve kusursuz olmaya çalışır. Hayatta mükemmel, kusursuz olmak diye bir durum yoktur. Kusursuz olamadığını gördüğünde ise kendini sürekli yenilgi halinde bulur, hisseder. İlişkilerinde ise kendini değersiz, yetersiz hissettiği için hep birilerine bağımlı olarak yaşar. Çocuğuna sevgini ve değerini hissettir. Tabi ki hataları olacak ve söyleyeceksiniz. Ama kusursuzluk beklemeyin.

5

Sıradaki haber yükleniyor...
holder