Cem Kerpiççiler Kaderi malum bir dilekçedir yazılan...
HABERİ PAYLAŞ

Kaderi malum bir dilekçedir yazılan...

Kafam çok karıştı Hocam!

Ne sizin kadar teknik-taktik bilgim var ne de futboldan sizin kadar anlarım... Öyle futbol üzerine büyük ahkâmlar kesecek de değilim ki ne öyle bir niyetim ne de öyle bir istidadım var. Yalnız son dönemde kafamı karıştıran o kadar çok soru var ki, yazmasam çıldırmam ama içimde kalmasın diyerek kaderleri genellikle aksi bir memur tarafından çöp kutusunda sonlanan bir dilekçe kaleme almaya niyetim var Hocam...

Kazanmak da var!

Evet şu bizi tur umudu aşılayan Bekir İrtegün'ü kazanmak için harcadığın çaba geliyor hemen aklıma... Takımı yenilgiye sürükleyen hatayı yapan Bekir İrtegün, soyunma odasının köşesine çökmüş gözyaşlarına boğulurken onu oturduğu yerden kaldırıp arkasında duran sendin... Şimdi yaptığı her olumlu hareketten sonra dönüp sana bakan golden sonra sana koşmakta bir an tereddüt göstermeyen Milli takım oyuncusu Bekir İrtegün...

Kaybetmek de!

Yaşadığı travmaya rağmen bir heykel gibi asil duran, sonuna kadar çarpışan takımın oluşumunda da rolünüz büyük elbette... Ama bir yandan da şu eleme maçında Semih Şentürk tercihiniz geliyor aklıma. Geçen sezon hayata küsen, küstürülen Semih Şentürk'ü kazanma hamlesi miydi bilemem ama bazen de ne kadar emek verirse versin kazanamıyor belki insan... Bu kadar güveniyorsanız geçen sene Henry Bienvenu'nun arkasında hayal kırıklığının en sağlamını neden yaşadı Semih Şentürk?

Çikolata tadında bir takım!

Neredeyse geldiğiniz günden bu yana 4-3-3'e methiyeler düzüp, bulduğunuz ilk fırsatta o dizilişi sahneye koymaya çalışırken bu sene en iyi sistemin 4-4-2 olduğuna dair yaptığınız açıklamalar da kafamı karıştırmıyor değil elbette... Neyse bu küçük sitemi medyamızın teknik-taktik dehalarına bırakalım...



Her Şampiyonlar Ligi ön eleme turunda aynı sıkıntıyı çekip ecel terleri dökmek bizim kaderimiz mi? Neyse boş verin geçmişi karıştırmayın siz, Krasiç de geliyor, Yobo da geldiği zaman çikolata tadında bir takım, neşeli günler yakında...

Sistem tartışması ulemaların olsun

Orta sahada nasıl bir kurgu olacak bilmem ama Mehmet Topal'dan bir Emre Belözoğlu yaratmayı düşünenlerle ya da karşılaştırma derdine girenlerle anlaşmamız zor gözüküyor. Christian Baroni'nin rolünü, "Mehmet Topuz ile Mehmet Topal birlikte oynar mı?" sorusunu, "Orta sahaya mutlaka oyunun iki tarafını da oynayan bir oyuncu gerekir" retoriğini büyük futbol ulemalarına bırakmalı...

Çeyrek finali görüyorlar!

Neyse benim kafamdaki soru işaretleri ne kadar artarsa artsın, oturup rövanş maçını beklemekten başka çare yok... Eleniriz ya da eleriz birlikte göreceğiz. Ama benim aklıma takılan sorular ise bambaşka... "Biz ne zaman planlı transfer yaparız?", "Yaz kampına oyuncuyu yetiştirip bu tür maçlarda oynatma kabiliyetini ne zaman ediniriz?", "Bir sistem belirleyip oyuncu tercihlerini bu minvalde yürütürüz?" Bu sıcakta bu kadar soru da çekilmiyor elbet... Haklısınız Krasiç de geldi Joseph Yobo da geri döndü... Her şey yolunda, açın klimayı, vantilatörler fora... Çeyrek final mi? Hiç uzak gelmiyor, gazetelerin spor sayfalarına bakılırsa!

Haberin Devamı
Sıradaki haber yükleniyor...
holder