İşçi sınıfında, heyecan dorukta!

Ahmet sesleniyor:
Bekliyoruz!

Ayşe sesleniyor:
Bekliyoruz!

Cemil sesleniyor:
Bekliyoruz!

Gül sesleniyor:
Bekliyoruz!

Metin sesleniyor:
Bekliyoruz!

Mine sesleniyor:
Bekliyoruz!

Semih sesleniyor:
Bekliyoruz!

Dahası 6 milyon...
Kim bunlar?
Asgari ücretle çalışan işçiler!
Kime sesleniyorlar?
Asgari Ücret Tespit Komisyonu üyelerine!
Neyi bekliyorlar?
Maaşlarına, hatırı sayılı bir zam yapılmasını!
Niye?
Ufak tefek zamlar, karın doyurmuyor diye…
Evet, giderek artan heyecanla bekliyorlar.
Niçin?
Zam miktarının belirleneceği toplantıya bir-iki gün kaldığı için.
Dileriz, fedakar ve de cefakar işçi sınıfının bu kez yüzü güler.
Gülmesi için de Cuma günü yapılacak toplantıda, komisyon üyelerinin rakamı belirlemeden önce ellerini vicdanlarına koyması ve düşünmesi gerek.
Neyi?
Günümüz itibariyle, ‘Açlık sınırının’ 1567 lira (sendika araştırması) olduğunu!
Nedir açlık sınırı?
Dört kişiden oluşan bir ailenin, zorunlu gıda harcamasıdır.
Yani, ancak asgari düzeydeki yiyeceğe ödenen paranın miktarı!
Bu ne demek?
Bunun bir de kirası, elektrik-su-doğalgaz gideri, ulaşım harcaması, çocukların okul masrafı var demek.
Başka ne demek?
Halen 1400 lira ile açlık sınırının altında olan asgari ücretin miktarı, en az 2000 liraya yükseltilmelidir demek.
Bana göre değil, vicdan sahibi herkese göre!