İki aydır duyduğum en büyük yalan:
- Nereye oy verirseniz verin ama sandığa gidin.
Halbuki doğrusu şu olacaktı:
- Bizdenseniz sandığa gidin.
★
Duyduğum ikinci büyük yalan:
- 17 Nisan sabahı yepyeni bir Türkiye’de uyanacaksınız.
Hayır efendim.
Dünkü Türkiye ne ise, bu sabahki Türkiye de odur. Kimin elinde bir sihirli değnek olabilirdi ki?
★
Hayat aynen devam ediyor. Yani davul zurna çalarak zafer kutlamaları yapmak anlamsızdır. Ayrıca da yakışıksızdır. Zira gören duyan da zanneder ki iki ayrı devlet yarıştı...
Yok öyle bir şey.
★
Oyların partilere göre dökümünü yapmak, imkansız değil ama çok zor. Herkes kendine yontarak hesaba girişirse, içinden zaten çıkılamaz. Vazgeçin.
.........
Zira iki kere iki, her zaman dört etmiyor.
Mesela...
CHP+HDP, düz mantıkla, taş çatlasa yüzde 35 eder, değil mi? Halbuki HAYIR oyları bunun çok üstünde.
Nasıl oluyor?
Bunu herkes başka başka izah eder.
Eh, Kılıçdaroğlu da çıkar der ki:
- CHP’nin oylarını büyük oranda artırdım.
Yemin etse başı ağrımaz.
Aksini kim ispat edebilir?
★
Her neyse.
Oylama bitti.
Açılmayan sandık kalmadı.
Herkes işinin başına dönebilir.
Kavgasız dövüşsüz ve öfkesiz bir şekilde hep beraber hayata sarılalım.
Dünkü referandumun kaybedeni yoktur.
- Her şey Türkiye için.
17 Nisan 2017, Pazartesi 05:00
Haberin Devamı