Cem Kerpiççiler Ersun Yanal'ın gözleri...
HABERİ PAYLAŞ

Ersun Yanal'ın gözleri...

Haberin Devamı

Fenerbahçe, UEFA Avrupa Ligi'nden şaka gibi bir maçla elendi. İlk maçta Vardar'a 2-0 mağlup olan Kanarya, Kadıköy'de de vasatı aşamadı ve 2-1'lik mağlubiyetle taraftarına büyük şok yaşattı.

Yine yavaş oynayan, pozisyon bulamayan, maçı izleyenlere adeta acı çektiren Fenerbahçe, zayıf Vardar karşısında rezil bir futbol oynayarak hak ettiği şekilde Avrupa'dan elendi. Maçta Ozan Tufan, garip yerlerden çektiği şutlarla ıslıklanırken üzerine bir de kaptanlık pazubandını taktı! İsmail Köybaşı, Mauricio Isla, Nabil Dirar ve Van Persie döküldü. Satılmaya çalışılan Aatif ise oyuna girdikten sonra takımı ayakta tutmaya çalışan tek isimdi.”

Hangi gazeteyi açsanız okuyacağınız, hangi radyo ve televizyonu açsanız dinleyeceğiniz yorumlar yukarıdaki paragraftan farklı olmayacak. Yalnızca dün akşamüzerinden okuyarak Fenerbahçe'nin içinde bulunduğu duruma vakıf olamayız. Fenerbahçe 3 Temmuz operasyonunun ardından girdiği çöküş döneminin belki de en sıkıntılı dönemini yaşıyor. Ersun Yanal yönetiminde ligin bitimine 3 hafta kala şampiyon olunan 2013-2014 sezonunu bir kenara koyarsak Fenerbahçe 2011'den bu yana hep geriledi. Aziz Yıldırım'ın tarihi hatalarından biri muazzam bir sezon yaşatıp, Fenerbahçe'yi gelecekte de başarıya taşıma ihtimali olan Ersun Yanal ile yolların ayrılmasıydı.

Fenerbahçe bir plan ve program dahilinde hareket etmedi. Anlık, duygusal kararlarla yola devam edildi. Seçilen teknik direktörler, oyuncular, İtalyan sportif direktör Giuliano Terraneo mesela, hangi futbol aklı çerçevesinde kulübe dahil edildi. Ki Emre Belözoğlu'nun o dönemde televizyon izlerken gönderildiğini duyması mesela... Gönderme kararı alabilirsiniz, bu bir tercihtir. Peki o günden bu güne orta sahada Emre Belözoğlu'nun işini yapabilecek bir oyuncu takıma dahil edebildiniz mi? Yıllar sonra bir televizyon programında Aziz Yıldırım'ın dönemin sportif direktörü Giuliano Terraneo’nun Van Persie’nin sakatlığını gizlediğini söylemesi ile bitmiyor hikaye...

İşte Fenerbahçe tam da o dönemde alınan kararların bedeli oluyor. Kurumlarda gelişmeler içinde bulunulan an ile yorumlanamaz. Yorumlanırsa eksik kalır, hataya götürür. Aykut Kocaman ve tercihleri eleştirilmeli midir? Elbette sahada Avrupa'ya veda edecek hale doğru gidilen bir dönemde tek bir oyuncunun bile isyan etmemesini konuşabiliriz mesela. Neden RVP ile başladı mesela? Zaten bir faydası olmayacağı net bir oyuncu ile başlamak. Kadro mühendisliği açısından da çok soru var? Ama benim en zoruma giden basın toplantısını soru almadan terk etmesi oldu?

Fenerbahçelilere ne olduğunu anlatmak zorundaydınız Aykut Kocaman? Liderler hikayenin gidişatını belirler. Siz o masada oturup tüm sorulara cevap verip ne olduğunu, ne olacağını, hedeflerinizi anlatmalıydınız. İnşa sürecinin zor olacağını anlatıp bizi bilgilendirebilirdiniz.

30 Kasım 2013'te 13.haftada 3-3 biten Fenerbahçe-Beşiktaş maçının ardından Ersun Yanal'ın basın toplantısını izlemiştim. Takımın ilk yarıda 10 kişi kalmasına rağmen, "Maçı kazanmak için Beşiktaş'ın üzerine gidip baskı yaparken oyuncularınızın yorulup son 20 dakikada zor duruma düşeceğinizi aklınızdan hiç geçirmediniz mi?" diye sormuştum. Aldığım cevap netti: "Biz yorulmuyoruz. Kendimize güveniyoruz. En zor şartlara göre hazırlık yapıyoruz" O gün orada olup Ersun Yanal'ın gözlerine baksaydınız, Fenerbahçe'nin şampiyon olacağından emin olurdunuz...

Sıradaki haber yükleniyor...
holder