Magazin 'Cameron bir dahi'

'Cameron bir dahi'

Paylaş
'Cameron bir dahi'

“Sanctum” filminin Los Angeles'taki galasında James Cameron ile bir araya gelen Kıvanç Tatlıtuğ, ünlü yönetmene hayran kaldı. Önceki akşam Cengiz Semercioğlu'nun sunduğu “Full Ekran”a konuk olan Tatlıtuğ, “Dünya sinemasına yön veren dahi bir adam” dediği Cameron ile buluşmasını ve o büyük günden önce yaşadığı talihsiz kazayı anlattı

Şu anda ayağım yüzünden felaket durumdayım. İnanılmaz bir şanssızlık! Los Angeles’a çarşamba günü gidecektim, bu olay ise pazartesi günü yaşandı... Amatör ve profesyonel olarak toplamda 10 yıl basketbol oynadım. Çok istiyordum basketbolcu olmayı. Sakatlandığım için bıraktım. Artık sokak basketbolu oynuyorum. Haftanın belli günleri, arkadaşlarımla bir araya gelip oynuyoruz. Pazartesi günü de yine toplandık. Üçlük çizgisindeyim, kalktım, şut atacağım, sonrasını hatırlamıyorum... Önümde duran arkadaşın ayağının üzerine düşmüşüm. Sonra ‘çat’ diye bir ses geldi. Yan bağları koparmışım. Ayak bedavaya gitti!

DOKTOR “MARKETE BİLE GİDEMEZSİN” DEMİŞTİ

Aslında doktorum “Markete ekmek almaya bile gidemezsin” demişti. Ayağımın kalp seviyesinin üzerinde durması gerekiyordu. Bana verdiği reçeteye göre her saat başı 10 dakika buz kompresi yapacaktım. Ama her şey ayarlanmışken, uçak biletleri alınıp rezervasyonlar yapılmışken, iki gün önce telefon açıp “Kusura bakmayın, ben Los Angeles’a gelemiyorum” demeyi yakıştıramadım kendime. O yüzden beni üç gün boyunca ayakta tutacak ilaçlara başvurduk. İstanbul-Münih, Münih-Los Angeles arasındaki yolculuğum, kelimelerle anlatılmaz bir deneyim oldu benim için.

ARAMIZDA ENTERESAN BİR DİYALOG OLDU

James Cameron, dünya sinemasına yön veren dahi bir adam. 3D dediğimiz üç boyutlu versiyonu dünyaya sunan ve bundan sonra yapılacak filmlerin de 3D olması gerektiğini savunan bir yönetmen. Birçok yeniliği “Sanctum”da bir araya toplamış. Onunla aramızda dalış üzerine de enteresan bir diyalog oldu. Ben ona “Siz de profesyonel dalgıçsınız, Sanctum’daki oyuncuları bu konuda yönlendirdiğiniz oldu mu?” diye sormuştum, oradan açıldı konu. Ben de dalıyorum, sertifikam var. Bu benim için önemli bir hobi. Genelde serbest dalış yapmayı seviyorum, ekipman falan almıyorum. Onun da ufak sistemleri varmış, ağırlık kullanmak gibi...

FİLMİ İZLERKEN NEFESİM KESİLDİ



“Sanctum”un çoğu yerinde nefesimin kesildiğini hissettim. Bu film bana, “Avatar 2”nin ön hazırlığı gibi geldi. Biliyorsunuz, James Cameron “Avatar 2”yi de sualtında çekmeyi düşünüyor. Ama ‘ön hazırlık’ demem, “Sanctum”u küçümsediğim anlamına gelmesin. Ben filmi çok başarılı buldum. Bunu James Cameron’a da net bir şekilde söyledim.

CAMERON’UN BEĞENDİĞİ SAHNE, 1 GÜNDE ÇEKİLDİ

James Cameron rol aldığım yapımlardan sahneler izlemiş ve “Ezel”deki Sekiz karakterini gördüğünde “Ooo bu çok iyiymiş” demiş. Bu konuyla ilgili ne diyebilirim bilmiyorum ama büyük mutluluk duyduğumu söyleyebilirim. Onun izlediği dövüş sahnesi, bir günde çekildi. Toplamda iki dakikalık aksiyon sahnesine sabah başladık, akşama doğru bitirdik.

SİNEMA FİLMİNİN ÇEKİMLERİ HAZİRANDAN ÖNCE BAŞLIYOR

Sekiz karakteri, Kerem Çatay’la yediğimiz yemeklerin birinde spontane olarak ortaya çıktı. O dönem benim yurtdışı için planlarım vardı. Başta İngiltere, Amerika ve Polonya olmak üzere farklı ülkelerde workshop’lara katılmak, eğitim almak istiyordum. Bilinçli bir şekilde bu yıl dizide oynamama kararı aldım. Bir tane sinema filmi projem var, onun da tam olarak tarihi belli değil. Hazirandan önce çekimlere başlayacağız gibi görünüyor.

ÖNÜMÜZDEKİ SEZON İÇİN İÇİM KIPIR KIPIR

Gelecek sene için de bir dizi projem var. Yine Kerem’le çalışacağız. Ay Yapım ile nikâh tazeleyeceğiz. Ekrem Çatay ve Kerem Çatay benim için önemli insanlar. “Menekşe ile Halil”, “Aşk-ı Memnu” ve ardından “Ezel” ile iyi bir diyalog oldu aramızda. Önümüzdeki sezon için çok heyecanlanıyorum, içim kıpır kıpır. Canlandıracağım karakter, farklı bir tip olacak. Yine çok enteresan bir proje. İnşallah beğenilir.

GREASE MÜZİKALİ’NE NEREDEYSE ÇIKMAYACAKTIM



Bugüne dek beni en çok zorlayan rol, “Grease Müzikali”ndeki Teen Angel rolüydü. Benim için gerçekten çok önemli bir deneyim oldu. Gösteri başlamadan önce “Verin benim kıyafetlerimi, gitmek istiyorum. Çıkmayacağım” dedim. Son dakikada beni resmen ittiler sahneye!

Nazardan koruyor
Kıvanç Tatlıtuğ, boynundaki kolye için “Beni nazardan koruduğunu düşünüyorum, aldığımdan bu yana hiç çıkarmadım” dedi.

Plaka koleksiyonu
Plaka koleksiyonum var. Los Angeles’tan da plaka aldım. Ayrıca posterler de aldım. Biri Fidel Castro’nun beyzbol oynarken çekilmiş görüntüsü, biri Bridget Bardot ve diğeri de Beatles posteri.

Bekar yaşamak zor
Bekar yaşamak çok zor. Ulus’ta yalnız yaşıyorum. Sabahları “anne kahvaltısı” ve “babayla kahve” insanı motive eder. Ben uzun süre bundan yoksun yaşadım. Sonunda onları Erenköy’den kopardım, benim yaşadığım apartmanın üçüncü katına yerleştirdim. Şimdi yüzümü bile yıkamadan asansöre binip onlara gidiyorum, yüzümü onlarda yıkıyorum!

İbo da dinlerim Metallica da
Müziğe ilgim var. Bir yerden ritim duysam, kulağım hemen o yöne doğru gidiyor. Bu sene piyano aldım eve. Zaten bir piyano geçmişim var, önceden iki-üç parça çalabilecek düzeydeydim. Derslere yeniden başlamayı düşünüyorum. Onun dışında elektro gitar da aldım, onu çalmak istiyorum. Kulağıma hoş gelen her şeyi dinlerim. İbrahim Tatlıses, Ahmet Kaya da dinlerim, Metallica da. Ayrıca bende Tarkan’ın hemen hemen bütün CD’leri var. Çok başarılı buluyorum kendisini. (Cengiz Semercioğlu-Hürriyet)

3

Haberin Devamı