Cumartesi Postası Buray: Beynimi siyasete yormuyorum

Buray: Beynimi siyasete yormuyorum

Paylaş
Buray: Beynimi siyasete yormuyorum

Buray, üç haftadır en çok dinlenen yüz şarkılistesinin ilk 10’unda dört şarkısı var. “Sen sevda mısın?” parçası Youtube’ta tam 77 milyon kez dinlendi. Kıbrıslı ama hayatını farklı ülkelerde geçirmiş.Şimdi ‘Sahiden’ isimli ikinci albümüyle gündemde

Röportaj: Armağan ÇAĞLAYAN

■ ‘Kıbrıslılar Türkleri sevmez’ rivayeti doğru mu?

Doğru tarafları var. Kıbrıs toplumu savaş mağdurudur. Türklerin desteğiyle toparlandı. 1974’ten sonra devlet kuruldu ama Türkiye’ye tam olarak bağlı olmadığı için birçok ambargonun altında kaldı.

İhracatını, ithalatını yapamıyor. Tanınmamış bir devlet olarak kaldı.

■ Bir ara Kıbrıs’a taşınıp bakkal açmayı düşündüm ama Kıbrıslıların Türklerden alışveriş yapmadığını söylediler.

Öyle bir şey yok! Kıbrıslıların Türkiye hükümetine karşı sitemi var. Kendi memleketlerinde azınlık gibi yaşadılar. 200 bin Kıbrıslı varsa, 1 milyon Türk vatandaşı vardı. Ne olursa olsun Türkiye’nin desteğini küçümseyemeyiz.

Doğru bir anlaşmayla her şey yoluna girebilir. Ben 7 yıl Avustralya’da, 3 yıl İngiltere’de, 1 yıl İspanya’da yaşadığım için konulardan biraz uzağım. Kıbrıs’tan 22 yaşında ayrıldım. Albüm çıkınca da İstanbul’a geldim.

■ Albüm demolarını sadece Türkiye’ye mi yolladın?

Türkçe besteler yapıp, Türk sanatçılara veriyorduk. Bana da albüm teklifi geldi. En beğendiğimiz 8 besteyi albüm yaptık. Maceracı ruhumla gittim, gezdim, gördüm.

İnsan biryaştan sonra memleketine geri dönmeyi istiyor. Nerede güzel dostların varsa orada mutlusundur. O yer Somali bile olabilir. Ben burada huzurluyum. Müziğimi paylaştığım dostlarım var. Avustralya’da bu yoktu.



■ Hep ünlü olmak mı istedin?

Hiç aklımda yoktu. Sadece müziğimi paylaşmak isterdim. Müziğimi insanlarla paylaşmazsam sanat olmaz. Şöhret, sadece bu işin yanında getirdiği bir şey.

■ Şöhret gerekli mi?

Belli bir dozda...

■ Kimin şöhretini gereksiz buluyorsun?

Michael Jackson olsam yalnızlığa doğru itilirdim. Rahat bırakılmayan bir insan olmak keyifli değil. Ben keyifliyim. İnsanlarla çok güzel bir iletişimim var.

■ Şöhretin dozuna sen karar veremiyorsun ama.

O yüzden şimdiki halimle mutluyum. Özel hayatımı gizli yaşayan biriyim.

■ Evli olmana çok şaşırdım. Sende evli insan enerjisi yok.

Araştıran buluyor. Davul zurnayla duyurmak istemedim.

■ Televizyon seyrediyor musun?

Çok az. Japon çizgi filmlerini çok seviyorum. Dragon Ball, çocukluğumdan beri favorim. Game of Thrones ve Narcos da takip ettiğim dizilerden. Bazı Türk dizilerine müzikler yapıyorum.

■ Hangilerine?

‘No: 309’, ‘Çilek Kokusu’... Yapım şirketiyle kontak halinde olduğum için senaryoyu da okuyorum. Anahtar kelimeleri belirleyip sözleri yazıyorum. Dizinin ruhunu verecek jenerik müziği yapıyorum.

■ Kıbrıs’ta orkestra yönettiğin doğru mu?

Evet. Kendi orkestram vardı. Türkiye’den gelen sanatçıların repertuarlarını hazırlıyorduk. Klasik müzik kompozitörlüğü de yaptım.

■ Yüksek sanatla ilgilenenler popüler müzikle aralarına mesafe koyar. Sende pek öyle olmamış.

Müzik bir işletmedir. Babam Türk Halk Müziği sanatçısı. Türkülerle büyüdüm ama pop müzik de çocukluğumdan beri hayatımdaydı.

Klasik ve caz müziği de öğrendim. Hepsini harmanlayıp, kendi müziğimi yarattım. Şarkılarımda hepsinden izler bulabilirsiniz.

‘KENAN DOĞULU’YA BENZETİLMEK HOŞ’

■ Türkiye’de kimin müziğini seviyorsun?

Sezen Aksu, Sertap Erener, Kenan Doğulu, Levent Yüksel.

■ Seni Kenan Doğulu’ya benzetiyorlar.

Onunla büyüdüm. Yeni çıkanları hep birilerine benzetirler. Kenan Doğulu’ya benzetmelerine sevindim ama. Gün gelecek özel esansım belli olacak. Belki de gelecekte yeni çıkanları bana benzetecekler.



■ Çıkan şarkıları eleştiriyor musun?

Maalesef yapıyorum. İşin duygusunu kaçırıp, hikayeyi yaşamak yerine profesyonelliğine bakıyorum. Kulağım istemeden yakalıyor. Bazen de kendimi müziğin duygusuna kaptırıyorum.

■ “Keşke bu şarkıyı ben yapsaydım” dediğin oluyor mu?

Kıskanmak değil de özenmek oluyor. Mesela Mustafa Ceceli’den ‘Es’ ve Mithat Can Özer’den ‘Ateş Böceği’ muhteşem! ‘Seyre Dursun Aşk’ ve Funda Arar’ın ‘Alagül’ şarkısı da “Keşke ben yazsaydım” dediğim şarkılardan.

■ O kadar yıl yurtdışında yaşayıp, Türkiye’ye gelince en çok neye şaşırdın?

Daha önce Türkiye’de yaşadığım için sürpriz yaşamadım. Gülü seven dikenine katlanır. 2017’de her şeyin düzeleceğini umuyorum.

■ Yurtdışından bakınca Türkiye nasıl görünüyor?

Herkes İstanbul’a, Batı’ya ve Güney’e bayılıyor. Yemeklerimizi çok seviyorlar. Orta Doğu’nun durumundan dolayı insanlar kendini geri çekmeye başladı.

Bu olaylar Brezilya’da da Ukrayna’da da oluyor. Türkiye çok da göze batmıyor.

■ Aslında Türk insanının giderek politikleşmesinden bahsediyorum. Herkes bir tarafa yakın ve zıtlaşıyor. Bu duruma şaşırmıyor musun?

Beynimi siyasetle yormuyorum. Çoğunlukla televizyonu da kapatıyorum. Kimin, ne için kavga ettiğiyle ilgilenmektense müzik daha mantıklı geliyor. Politikadan uzak durmaya çalışıyorum.

■ Sen uzak dursan da çevrendekiler durmaz ki...

Avustralya halkı da politikayla uğraşıyor ama kimse bir şeyi dayatmıyor. Politikadan tamamen uzak kalmak zor ama kontrol insanların elindedir.

Haberin Devamı