Biz bu kadar rezil insanlar mıyız?

Bergüzar Korel, eşi Halit Ergenç’in “Muhteşem Yüzyıl”daki yeni rol arkadaşı Meryem Uzerli’yi kıskandığı iddialarına ateş püskürdü. Korel’in Yunanistan’da bir magazin programına “Halit’in öpüşme sahnelerini izlerken irite oluyorum” yönünde açıklama yaptığı gündeme gelmişti. Korel, dün 1 yaşındaki oğlu Ali ile İstinye Park’taydı. Cep telefonunu unuttuğu otomobilini valenin getirmesini beklerken konu hakkındaki sorular üzerine Korel, artık evliliğiyle ilgili yapılan çirkin yorumlara tahammül edemediğini söyledi.

Eşinizin öpüşme sahnelerinden gerçekten bu kadar rahatsız oluyor musunuz?

Bu altı ay önce Yunanistan’da verilmiş bir röportajdı. Sesli kayıtları zaten internetteki paylaşım sitelerinde duruyor. Bu bir genelleme, ben gayet gülerek konu hakkında konuşmuştum. Gayet profesyonel olduğumu da dile getirdim. Ne “Muhteşem Yüzyıl”, ne de Meryem’le alakalı ağzımdan tek bir kelime çıkmadı.

Bu duruma Halit Bey’in yorumu nedir?

Bir haftadır yazılanlara karı - koca şaşkınlıkla bakıyoruz. Koca koca adamlar, kadınlar başka işleri kalmamış gibi sabah programlarında olsun, köşelerinde olsun bunu tartışıyorlar. Çirkince bizim evliliğimizi sorguluyorlar. Bunlar kimseye de düşmez. Senelerdir bize bunu yapıyorlar. Biz onların dilinde konuşmayı bilmediğimiz için bunlar oluyor. Hiçbir zaman onların dilinde konuşmayacağız. Eğer yapmamız gereken bir şey varsa bunu başka türlü yaparız. Biz bir aileyiz, benim çocuğum var. Çocuğum okuma yazma biliyor olabilirdi. Gazeteleri okuyabilirdi. Artık günahtır, bizi rahat bıraksınlar. Resmen insanlar uzaktan bizi seyredip kötü bir şey yaşayalım diye bakıyorlar. Bu çok acımasızca çok ayıp ve günahtır.

Meryem Uzerli’nin oyunculuğunu nasıl buluyorsunuz?

O kız Almanya’dan geldi, çalışıyor. İşini de çok güzel yapıyor. Meryem’i bayılarak da izliyorum. Pardon da izlediğimiz sahneler birçok dizide var ve hatta bundan çok fazla sahneler var. Böyle bir şey asla yok. Ben de kendimi kötü hissettim. Bu sahnelerden irite olduğum yönünde öyle net bir ifade yazmışlar ki. Ben yanlış bir şey mi söyledim de hatırlamıyorum diye internete girip baktım. Zaten Halit kaç bölümdür dizide çalışıyor.

Hepimiz birbirimizi tanıyoruz. O benim setimi biliyor, ben onun setini biliyorum. Zaten böyle şeye ihtiyacımız yok. Herkes işinde gücünde 24 saat çalışıyoruz. Çocuğumuzla zaman geçiriyoruz. Her şey gayet iyi. Yine eski günlere döndük yine her yaptığımız sorgulanmaya başladılar ama huzurumuzu bozamıyorlar. Bunu istiyorlar ama bozamıyorlar. Bizim çok huzurlu, bunlarda uzak hayatımız var.

Meryem Uzerli’nin sizin onu kıskandığınızı öğrenince tanışmak için haber gönderdiği de iddia edildi.

Eminim kızın haberi bile yok. Kız Almanya’dan geldi. Deli gibi insan üstü çalışıyor. Sete gidiyor, oradan eve dönüyor. Oradan oraya koşturuyor. O bir karakter... O ‘Hürrem Sultan’, öbürü Meryem, ben Bergüzar’ım, benim eşim Halit evde... Ben asla eşimi kıskandığımla ilgili bir şey söylemedim. Bir haftadır ne olduğumuzu şaşırdık. Bizim çocuğumuz var. Benim çocuğum okula gidebiliyor olabilirdi. Zaten senelerdir olmadığımız bir çift gibi gösterildik. Biz bu kadar rezil insanlar mıyız?

MİLLİYET

Sinirden gülüyoruz!
Halit Bey’in başrol oynadığı tüm dizilerdeki rol arkadaşlarıyla aşk yaşadığı, bu yüzden sizin de dikkatli olmanız yönünde önerilerde bulunanlar da oldu. Bunlara ne diyeceksiniz?
Onlara o şekilde cevap verildiği zaman bu konu sakız gibi uzuyor. Herkes bir şeyler yazıyor. Ama terbiye sınırları içerisinde olması gerekiyor. Herkes her şeyi eleştirebilir ama oyunculuğumuzu eleştirebilirler. Ama benim aile yapımla ilgili ileriye dönük kötü temenni de bulunuyorlar. “Görürsünüz bakın böyle olacak?” diyorlar. İnsanlar onların hakkında konuşsalar hoşlarına gider mi? Meryem’e de üzülüyorum. Kız sadece işini yapıyor. Çok tatlı bir kız. Çok profesyonel bir kız. Uzun zamandan beri görmediğim kadar profesyonel oynuyor. O kıza da ayıp oluyor. Çok ayıp şeyler bunlar. Seceremizi çıkardılar. İnanın bir haftadır sinirden gülüyoruz. Sizin aileleriniz nasıl yaşıyorsa biz de öyle yaşıyoruz. Farklı bir hayatımız yok. Yazıldığı gibi şeyler yaşamıyoruz.