BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, askeri uçağın Suriye tarafından düşürülmesiyle ilgili, "Türkiye haklarını, onurunu korumalıdır ancak savaşa sebebiyet verebilecek bir misilleme yaklaşımını da doğru bulmuyoruz" dedi.

Kışanak, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, KCK operasyonları kapsamında KESK Genel Merkezi ve KEKS’e bağlı sendikalarda baskınlar yapıldığını, KESK Genel Başkanı ile sendikacıların gözaltına alındığını anımsattı. "Demokrasiyle yönetiliyorum" diyen hiçbir ülkede bu tür uygulamaların yapılamayacağını" öne sürerek, kendi ülkesindeki yangını söndüremeyenlerin başka ülkede itfaiyecilik görevinin olmayacağını söyledi.

Türkiye’nin uçağının düşürülmesini ve iki pilotun henüz kendilerinden haber alınamayacak durumda olmasını büyük bir üzüntüyle karşıladıklarını ifade eden Kışanak, bu konuda Başbakan Erdoğan’ın davetinde kendilerine gerekli teknik bilgiler verildiğini aktardı. Kışanak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye, uluslararası hukuktan doğan bütün haklarını kullanarak konunun takipçisi olmalı, diplomatik bütün girişimleri yapmalı ve bu konularda kamuoyunu zamanında, doğru ve tam bilgilendirmelidir. Uluslararası hukuk ve diploması yolları denenmelidir. Süreç bunun üzerinden yönetilmelidir. Şimdiye kadar hükümetin yaptığı açıklamalarda bu doğrultuda olduğu için kaygılarımız bir nebze azalmıştır.

Yaşanan bu elim olaydan dolayı bundan sonraki süreçte daha kötü sonuçlar doğurabilecek tutum ve davranışlar içinde olunmaması gerekiyor. Telafisi mümkün olmayan yollara girilmemesi gerekiyor. Bu konuda Türkiye’deki tüm kamuoyunun, halkın beklentisi; büyük risk almadan, Suriye operasyonunda başkaları adına görev almadan, kendi haklarını koruma noktasında durulmasıdır."

Kışanak, hükümetin Suriye politikasına ilişkin bilgilendirme yapmasını beklediklerini söyledi.

"Oslo konusunun" da bugünlerde sıkça konuşulduğunu dile getiren Kışanak, "Bu sorun diyalog ve müzakere yöntemiyle çözülebilir. Devlet de bu yolu bir kez deneyerek olmaz denilen şeyi olur kılmıştır. Madem bu yolu bir kez denedi, bundan sonra denemek artık daha kolay, mümkün ve gereklidir. Diyalog ve müzakere süreci derhal başlamalıdır. Bu konuda yapılması gereken; Oslo sürecinden neden sonuç alınamadığının doğru tahlilini yapmak ve yeni süreçte aynı yanlışı yapmamaktır" diye konuştu.

"Oslo görüşmelerinde Başbakan’ın görevlendirdiği heyetle istişare edilerek üç sayfalık bir protokol hazırlandığını" savunan Kışanak, "Aslında hükümet protokolleri kabul etmediği kararını Silvan saldırısından çok önce almıştır. Bunu Silvan saldırısıyla ilgisi yoktur" dedi.

-SICAK ÇATIŞMAYI DOĞRU BULMUYORUZ-

Toplantının ardından bir gazetecinin, "Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın TSK’nın angajman şartlarının değiştiğini ve sınırda ihlallere cevap verileceğini söylemesini nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine Kışanak, şunları kaydetti:

"Biz bu konuda bir sıcak çatışma sürecine gidebilecek herhangi bir tutum ve davranışı doğru bulmuyoruz. Türkiye’nin bu konuda dikkatli olması gerekir. ’Türkiye’nin uçağının orada ne işi vardı?’ diye sorduysak, Suriye’nin uçakları da aynısını yaparsa hepimiz aynı soruyu sorarız.

Biz bir misilleme yaklaşımını doğru bulmuyoruz. Türkiye’nin kendi haklarını, onurunu koruması başka bir şeydir bir misilleme yaklaşımıyla bunu tırmandırıp iki ülke arasında savaşa kadar gidebilecek bir sürece sebebiyet vermek başka bir şeydir. Türkiye haklarını, onurunu korumalıdır, hepimiz bunun yanında oluruz ancak savaşa sebebiyet verebilecek bir misilleme yaklaşımını da doğru bulmuyoruz."