Aranan kan bulundu

Uzun zamandan beri Galatasaray ile ilgili güzel bir haberi dün ilk defa duydum. Ünal Aysal başkan adaylığını açıkladı. Ne yalan söyleyeyim; etkilendim. Kendisini tanırım. Sözünün eri, mert, beyefendi bir insandır. Ağzından çıkan kanundur. Disiplinlidir. Basın toplantısında yapacaklarının bir kısmını anlattı. Taraftarı ilgilendiren kısmı söyleyeyim: “Bizi Süper Lig şampiyonluğu kesmez. Ben buraya Şampiyonlar Ligi Kupası’nı kaldırmak için geliyorum.” Bu kadarı taraftara herhalde yeter.

[[HAFTAYA]]

En önemlisi yönetimine Hayri Kozak gibi camianın sevdiği, güvendiği bir insanı alıyor. Adnan Öztürk, Ali Dürüst gibi isimlerin hepsi Galatasaray’ın saygı duyduğu insanlar listede olacak. Refik Arkan... Canaydın yönetiminin en ağır topuydu. Ali Gürsoy... O da Canaydın’ın oğlu gibiydi. Çok da başarılı bir işadamı. Daha birçok kaliteli ismin yönetime girecek. Bu bildiklerim. Şu an Galatasaray’ın en çok ihtiyacı olan şey birlik, beraberlik ve sevgi. Bunu Ünal Aysal ve yönetimi rahatlıkla sağlayabilecek güçte.

Çünkü beklentileri yok. Bu insanlar şovu kesinlikle sevmiyor. Galatasaray’ın bir kuruşunu harcarken bin kere düşünecek yapıdalar. Kaybolan itibarı kısa zamanda tekrar geriye getirirler. Daha bunun gibi olumlu şeyler rahatlıkla söyleyebiliriz. Şu an kongreye 1 ay var. Seçim tarihine kadar Ünal Aysal’ı, Galatasaraylılar daha çok tanıyacak. Ne kadar güvenilir bir insan olduğuna emin olacaklar. Dünkü toplantıda etkilendiğim diğer bir konu ise Kaptan Arda Turan için söylediği, “Dilerim bu yönetim Arda’yı satmak gibi bir hataya düşmez. Onun kararını yeni yönetim vermeli. Arda ile oturup konuşacağız. Her iki tarafın mutlu olacağı bir sonuç çıkartacağız” sözüydü. Bu da gösteriyor ki Şampiyonlar Ligi’nde final hedefleyen bir başkan Arda Turan’ı mutlu eder, göndermez.