Cumartesi Postası 'Arabesk çağa inat muhalifiz'

'Arabesk çağa inat muhalifiz'

Paylaş
'Arabesk çağa inat muhalifiz'

Grup tüm şarkılarında, rock'ın köklerini besleyen ama her nasılsa Türkiye'de unutulan 'isyan'a sahip çıkıyor. Bu imaj çağında ve ticari müzik piyasasında çekinmeden “Biz muhalifiz” diyor

RÖPORTAJ: Gülşah Karadağ

Rock grubu Redd, 5 yıl önce yaptığı Prensesin ezber bozan uykusu: REDD ‘Prensesin Uykusuyum’ şarkısında “Bana gelince hayat neden masalsız?” diye soruyordu. Şarkıda, yeni dönem rockçılarda duymaya alıştığımız ‘nisyana (unutmaya) gebe arabesk keder’ değil, ‘isyana gebe ince hüzün’ vardı. Çağan Irmak’ı ve daha nicelerini yakalayan da buydu.

Redd Grubu, Çağan Irmak ’ın son filmi ‘Prensesin Uykusu’nun isim babası, ilham kaynağı, oyuncusu oldu. Redd, 1996’da Doğan-Güneş Duru ve Berke-İlke Hatipoğlu kardeşler tarafından kuruldu. 20’lere yeni girmiş iki çift kardeşin oluşturduğu yaratıcı ortamdan, kavga sesi yerine notaların yükselmesiyle ilk ezberimiz bozuldu.

Sonraki 15 yılda, Redd’in asıl ezber bozan tavrının, popüler kültürün ‘orta yolcu’ haline ve mevcut ‘rockçılara’ karşı olduğunu gördük. Grup tüm şarkılarında, rock’ın köklerini besleyen ama her nasılsa Türkiye’de unutulan ‘isyan’a sahip çıkıyor. Bu imaj çağında ve ticari müzik piyasasında çekinmeden “Biz muhalifiz” diyor...

İki çift kardeş, 15 yıldır birlikte müzik yapıyorsunuz. Gece-gündüz birliktesiniz. Bu bitişik yaşam kardeş kavgasına neden olmuyor mu?

Berke H: Çok kavga ettik, ediyoruz da. Ama kardeş kavgası sabun köpüğüne benzer. Kavga edilir, sonra unutulur. Sağlam kavgalar ederiz, sonra akşam beraber dışarı çıkarız. Aslında kavga için kardeşliğe de gerek kalmadı artık; (gülümseyerek devam ediyor) çok uzun süredir birlikte olduğumuz için herkes herkesle kavga ediyor.

Askere de birlikte gitmişsiniz...

Doğan: Dördümüz aynı anda askerlik yapmak istedik. Tesadüfen İlke ile Güneş aynı yere düştü. Tabii, Berke’yle ben de aynı tesadüf yüzünden bayağı uzak bir yere düştük. Kardeşleri aynı yere askere göndermiyorlar.

Grubun bir de ‘kardeş olmayan’ üyesi var: Berke Özgümüş. Sen nasıl katıldın Redd’e?

Berke Ö: 3-4 yıldır beraber çalıyoruz ama resmen grup elemanı olmam 2010’da askerden dönüş sonrasına denk düştü. Daha önce ‘Bulutsuzluk Özlemi’nde davul çalıyordum.

Doğan: (Gülerek) Askerlik yapmayanı almıyoruz. Berke Ö: (Gülerek) Öyleymiş, ben de askerden dönünce anladım.

Berke H: Aslında biz Berke’den önce de 5 kişiydik, Suat Ayyıldız’la beraber çalıyorduk. Biz tekrar 5’li olamayacağımızı düşünüyorduk, çünkü kolay değil. Sadece beraber müzik yapmak yetmiyor grup olmak için, kafaların başka başka yerlerde de birlikte olması gerekiyor. Berke’yle çalmaya başladık, baktık oluyor...

İlke: (Gülerek) Ailesinden istedik. ‘Çocuklar konuşmuş, anlaşmış’ diye verdiler işte...

Redd olmak için kafaların müzik dışında başka nerelerde birlikte olması gerekiyor?

Güneş: Biz bir müzik grubuyuz, siyasetle doğrudan temasımız yok. Ama bu ülkede yaşıyoruz, bu ülkedeki dağ gibi sorunları görüyoruz. Hepimiz hassas, duyarlı insanlarız. Hepimiz her zaman aynı şeyi düşünmüyoruz ama ortak paydalarımız var. Hepimiz adil eğitim, eşitlik, demokrasi, bireysel özgürlük ve kimlik haklarına inanıyoruz. Mevcut iktidardan hoşlanmıyoruz ama ulusalcı da değiliz. Bizim derdimiz Türkiye’de iktidarı alanların, bu gücü kontrolsüz biçimde kullanması. Buna karşıyız.

“Bizdeki rockçılar dışarıdan aşırıyor”

“Bilinen tüm rock klişelerini şiddetle reddediyoruz” diyorsunuz. Nedir bu klişeler?

Güneş: Türkiye’de klişeler her zaman iş yapar. Bizde rock, ağırlıkla batıdan transferdir; grupların yüzde 90’ı yurt dışındaki grupların işlerini aşırmakla meşgul. Bir kesim de bu topraklardaki başka müzik tarzlarını (arabesk, sanat müziği gibi) ‘iş yapar’ diye kullanıyor. Adam rock sahnesine çıkıyor ama nasıl oluyorsa herkes ağlıyor. Biz yeni, özgün çalışmalar yapmaya çalışıyoruz.

Redd’in müzikal duruşunun camiadaki yansıması nasıl?

Doğan: “Redd ukala, ters, soğuk insanlardan oluşuyor” gibi şeyler duyuyoruz. Yeni karşılaştığımız her insanda, basında bile bunu görüyoruz. Ama konserimize gelenler, bizi tanıyanlar, bunun yanlış olduğunu anlıyor.

Berke H: Bu imajın oluşma nedeni, bizim duruşumuz. ‘Çok tutanı’ değil, istediğimiz müziği yapıyoruz. Kim, nasıl tepki gösterir demeden, düşündüğümüzü söylüyoruz. Bunu yaptığımız için de çok mücadele ettik. İlk albümü çıkardığımız günden beri mücadele içindeyiz. Çünkü bu ülkede gerçeği söylemek, düşündüğünü dile getirmek, hele hele sanat yapıyorsanız, çok zor. Sizi ayırıyorlar. İşte o yüzden uzaktan bakanlar ukala sanıyor bizi.

‘Bizim ticaretle hiç işimiz yok’

Müzik dışında işleriniz?

Güneş: Bugüne kadar 4 stüdyo albümü, 1 film müziği albümü ve bir DVD yaptık. Grubun yanı sıra ikinci mesleklerimizi de aktif biçimde yürütüyoruz. Berke ve İlke Hatipoğlu mimar, ben arkeoloğum. Berke (Hatipoğlu), Doğuş Üniversitesi’nde ders de veriyor.

‘Prensesin Uykusuyum’un hikayesi nedir? Söylendiği gibi bir aşk şarkısı mı?

Doğan: O şarkıda “Uykusuz, rüyasız/Bana gelince hayat neden masalsız?” diyoruz. Bu, herkesin zamanı gelince, herhangi bir olay karşısında kendi kendine söyleyebileceği bir cümle. Ama özele indirgersek, ekonomik ya da sosyolojik nedenlerden dolayı oyuncağı olmayan, hayatında masal dinlememiş çocuklar var bu dünyada, bu ülkede, bu sokaklarda... Onu anlatan bir hikaye ‘Prensesin Uykusuyum’. Çağan Irmak yakaladı mı şarkının ruhunu? Evet, yakaladı. Hatta Çağan’la ortak noktalarımızın toplamı kocaman bir ev eder, ‘Prensesin Uykusu’ o evin anahtar deliği...

Filmden sonra ne değişti?

Berke H: Hayatımızda bir şey değişmedi. Biz hiçbir şarkımızı, bir sabah uyandığımızda hayatımızın değişeceğini düşünerek yapmadık. Yapmayız da. İstediğimiz müziği yapıyoruz. Genel tabirle ‘bir patlama’ falan yaşamak için müzik yapmıyoruz. Güneş: Aslında bu gruptaki herkes Türkiye’de nasıl ‘patlanılacağını’ biliyor. İstesek, yaptığımız her albümle listelerde ilk sırada yer alabiliriz. Birileri sanıyor ki biz iyi bir şey yapamadığımız için ‘patlayamıyoruz.’ Biz bunun formülünü iyi biliyoruz ama yolumuz o değil. İşimiz ticaret değil.

Yeni film müzikleri olacak mı?

İlke: ‘Prensesin Uykusu’ndan kaynaklanan bir teklif olup olmadığını soruyorsan, öyle bir teklif yok. Ama şubatta gösterime girecek ‘Aşk Tesadüfleri Sever’de de bir şarkımız var. İnsanlar yüksek olasılıkla diyecek ki ‘Prensesin Uykusu tuttu, başka filme de şarkı yapmışlar’... Oysa öyle değil. Filmle ilgili şeyler çoktan olup bitti.

Hrant Dink’in anısına...

Redd muhalif kimliğini sanal dünyada da koruyor. Grubun internet sitesi www.redd.com.tr Hrant Dink’in ölümünün dördüncü yıldönümü olan 19 Ocak Çarşamba günü kurşunlanmış bir güvercin grafiğiyle açılıyordu. Grubun 21 şarkıda bir insanın yaşam döngüsünü anlattığı son albümü ‘21’de de Hrant Dink için besteledikleri ‘Özgürlük Sırtından Vurulmuş’ şarkısı yer almıştı.

(05.02.2011 tarihli Cumartesi Postası'ndan alınmıştır.)

4

Haberin Devamı