Giriş
7 ay önce…
***
“Türkiye’de panik duygusu yaratma çabasının bir diğer örneği: AKP’nin HSYK’yı yeniden yapılandırma önerisinin, ‘Mahkemeleri AKP’nin mahkemelerine dönüştürme ve hükümetin yargıçları etki altına alma planı’ olduğu iddiasıdır… Tanrı aşkına bu nasıl yargıyı ele geçirme teşebbüsü olarak nitelenebilir? Beni en çok rahatsız eden de, kamuoyunu manipüle etmek yönündeki bu kasti çabaların büründürüldüğü kisve… Bütün o laf ebelerine önerim şu: ikiyüzlülüğü bırakın, dürüst olun ve derdinizin statükoyu korumak olduğunu kabul edin! (28.03.2010-Radikal)
***
Bu yazının sahibi Joost Lagendik isimli bir arkadaş!
[[HAFTAYA]]
Birçoğunuz tanıyordur…
Avrupa Birliği’nde ve Avrupa Parlamentosu’nda önemli görevlerde bulunmuş…
Bir Türk gazeteciyle evlenip Türkiye’de yaşamaya başlamış Hollandalı siyasetçi…
***
Biz, AK Parti’nin yargı üzerindeki dansının risklerini anlatmaya çalışırken
Joost gibi arkadaşlar bize “statükocu, ikiyüzlü, kamuoyunu kasten manipüle eden, laf ebesi” gibi yakıştırmalar yapmışlardı…
***
1 ay önce referandum yapıldı.
Türk Halkı bizi değil, Avrupalı Joost’u dinledi ve “evet” dedi.
***
Önceki gün HSYK seçimleri yapıldı.
Eskiden bakan ve müsteşar vardı...
Şimdi, 22 üyeli HSYK’nın 17’si hükümet yanlısı oldu.
***
Ahaliyi bir telaş aldı:
“Eyvah yargı da elden gitti!”
***
Bize “laf ebesi” diye hitap eden Joost’a HSYK’nın bu halini gösterip “ebesi” üzerinden bir cevap verecek değilim…
Ancak bizi dinlemeyip, Avrupalı Joost gibilerin gazıyla sandığa gidip “evet” diyen halkıma bir sitemim olacak:
El sözüyle gözünüzü(!) bağlarsanız, el öpünce o gözü(!) ağlamayacaksınız!
***
‘Evet’ diyen elleriniz dert görmesin…
Bağımsız yargı diye bir şey kalmamıştır artık!
Cılkı çıkmıştır…
***
He Joost?
Dou you know cılk?
